76 - İnsan Suresi - Yaşar Nuri Öztürk Meali
Bismillâhirrahmânirrahîm.
1. İnsan üzerinden, henüz anılan bir şey olmadığı bir süre geçmedi mi
zamandan?
2. Doğrusu, biz insanı karışım olan bir spermden yarattık. Halden hale
geçiririz onu. Sonunda onu işitici, görücü yaptık.
3. Biz onu yola kılavuzladık. Artık ya şükredici olur ya nankör.
4. Biz, nankörler için zincirler, bukağılar ve kızgın bir ateş hazırladık.
5. İyilere gelince, onlar, karışımı kâfur olan bir kadehten içerler.
6. Bir kaynak ki, Allah'ın kulları ondan içerler ve onu fışkırtarak akıtırlar.
7. Onlar verdikleri sözü tam bir biçimde yerine getirirler ve kötülüğü salgın
olan bir günden korkarlar.
8. Yoksula, yetime ve esire, yemeği severek yedirirler.
9. "Biz size yalnız ve yalnız Allah rızası için yediriyoruz. Sizden bir
karşılık da bir teşekkür de istemiyoruz;
10. Çünkü biz, asık suratlı, sert bir gün yüzünden Rabbimizden korkarız."
derler.
11. Allah da onları o gününün şerrinden korumuş ve kendilerini bir parlaklığa,
bir sevince ulaştırmıştır.
12. Sabretmelerine karşılık olarak da onları bir bahçe ve ipekle ödüllendirmiştir.
13. Koltuklar üzerine yaslanarak otururlar orada. Ne bir güneş görürler orada
ne de kavurucu bir soğuk...
14. Bahçenin gölgeleri üzerlerine eğilmiştir. Ve bahçenin meyveleri iyice
yaklaştırılmıştır.
15. Çevrelerinde, gümüşten ve billurdan kaplar dolaştırılır. Kupalardır onlar.
16. Gümüşten kupalar ki, tam diledikleri ölçüde belirlemişlerdir onları.
17. Orada kendilerine karışımı zencefil olan bir kadehten içirilir.
18. Bir pınar ki, orada, selsebil diye anılır.
19. Dolaşır çevrelerinde, sürekli görevlendirilmiş gençler. Görseydin onları,
dizilmiş inciler sanırdın.
20. Oraya baktığında, nereye göz atsan büyük bir nimet, büyük bir mülk ve
yönetim görürsün.
21. Üzerlerinde yeşil-ince ipeklerle, sırmalı, kalın ipeklerden giysiler
vardır. Gümüşten bileziklerle süslenmişlerdir. Ve Rableri onlara tertemiz bir
içki ikram etmiştir.
22. İşte bu size bir ödüldür. Ve sizin gayretiniz şükranla karşılanmıştır.
23. Biz indirdik o Kur'an'ı sana parça parça, biz!
24. O halde, Rabbinin hükmü karşısında sabret ve onların günahkârlarına da
nankörlerine de boyun eğme.
25. Rabbinin adını sabahtan da akşamdan da an!
26. Gecenin bir kısmında da O'na secde et! Ve geceleyin O'nu uzunca tespih
et/uzun bir gece boyu O'nu tespih et!
27. Bunlar, hemen gelecek olanı seviyorlar da ötelerindeki zorlu bir günü ihmal
ediyorlar.
28. Biz yarattık onları ve kuvvetli yaptık bağlarını/eklemlerini. Dilediğimizde
benzerleri ile değiştiririz onları.
29. İşte bu, bir hatırlatıcı ve düşündürücüdür. Dileyen, Rabbine doğru, bir yol
edinir.
30. Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.
31. Dilediğini/dileyeni rahmetinin içine sokar. Zalimlere gelince, onlar için
korkunç bir azap hazırlamıştır.