Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2721-2730 )
2721 - Mikdad Ibnu'l-Esved
(radiyallahu anh) diyor ki :"Ben, Resulullah (aleyhissalatu vesselam) i
cubuga, direge ve agaca karsi namaz kilar vaziyette ne zaman gormussem, her
seferind‚ onlari sag kasinin veya sol kasinin karsisina almis gormusumdur. Hic
bir zaman sutresintam karsisina almadi. "
Ebu Davud, Salat 105, (693).
2722 - Sehl Ibnu Ebi Hasme
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdular ki :
"Biriniz sutreye karsi
namaz kilinca, ona yakin olsun, ta ki seytan namazini bozmasin."
Ebu Davud, Salat 107,
(695).
COCUK TASIMAK
2723 - Ebu Katade
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), kizi
Zeyneb 'in kerimesi olan torunu Umame 'yi omuzunda tasidigi halde halka namaz
kildirirdi. Secdeye varinca cocugu (yana) birakir, kiyam icin dogrulunca tekrar
omuzuna alirdi.''
Buhari, Slat 106, Edeb 18;
Muslim, Mesacid 41, (5, 43); Muvatta, Kasru's-Salat 81, (1,170); Ebu Davud,
Salat 169,(917, 918, 919, 920); Nesai; Mesacid 19, (2, 45), Sehv 13, (3, 10).
NAMAZDA UYUKLAMAK
2724 - Hz. Aise
(radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdularki: "Sizden biri namaz kilarken uyuklayacak olursa, uykusu
gidinceye kadar hemen yatsin. Zira, uyuklayarak namaz kilaniniz, istigfar
ederken kendi nefsine sebbetmeye kalkar da farkinda olmaz."
Buhari, Vudu 53, Muslim,
Musafirin 222, (786); Muvatta, Salatu'l-Leyl 3, (1,118); Ebu Davud, Salat 308,
(1310); Tirmizi, Salat 263, (355); Nesai, Taharet 117, (1, 99-100).
SACIN ORULUP BAGLANMASI
2725 - Ibnu Abbas
(radiyallahu anhuma)'in anlattigina gore, Abdullah Ibnu'l-Haris'i, -sacini
arkadan topuz yapmisoldugu halde- namaz kilarken gormus, arkasinda durup,
topuzu cozmeye baslamis, oburu de kimildamayip, onaimkan tanimistir.
Ibnu'l-Haris namazini bitirince, Ibnu Abbas 'a gelip:"Benim sacimla niye
ilgilendin?" diye sormus, Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) su cevabi
vermistir:"Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'dan isittim, demisti
ki:
"Boylesinin misali,
kollari arkasindan bagli oldugu halde namazini kilan kimsenin misalidir. ''
Muslim, Salat 232, (492) ; Ebu
Davud, Salat 88, (647); Nesai, Iftitah 147, (2, 2l5-216).
2726 - Ebu Sa'id el-Makberi
(radiyallahu anh) anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'in
azadlisi Ebu Rafi', Hasan Ibnu Ali (radiyallahu anhuma) 'ye ugradi. Hasan,
orgulerini ensesinde topuz yapmis oldugu halde kalkmis namaz kiliyordu. Ebu
Rafi ' topuzunu cozdu. Hasan (radiyallahu anh) ofkeyle ona bakti.Ebu Rafi '
(radiyallahu anh): "Okelenme, namazina devam et, cunku ben
Resulullah(aleyhissalatu vesselam)'in: "Bu, seytan'in minderi,yani oturma
yeridir'' dedigini isitmistim (de onun icin cozdum) '' dedi. ''
BUYUK VE KUCUK ABDEST (IKI
HABISIN) SIKISMASI
2727 - Abdullah Ibnu
Muhammed Ibni Ebi Bekr (rahimehullah) anlatiyor:"Hz. Aise (radiyallahu
anha)' nin yaninda idik. Yemegi getirildi. Derken Kasim Ibnu Muhammed namaza
kalkti, Hz. Aise:"Resulullah (alehissalatu vesselam) 'in soyle soyledigini
isittim '' dedi:
"Yemegin yaninda namaz
kilinmaz, iki habisin (yani buyuk ve kucuk abdestin) sikismasinda da kilinmaz.
''
Muslim Mesacid67, (560) ;
Ebu Davud, Taharet 43, (89).
2728 - Abdullah
Ibnu'l-Erkan (radiyallahu anh)'in anlattigina gore: "... Halka imamlik
yapiyordu. (Bir seferinde) ikamet getirilmisti. Bir adamin elinden tutup one
surdu ve:"Resulullah (aeyhissalatu vesselam) 'in:
"Namaz baslarken
birinizin hela ihtiyaci gelirse, once helaya gitsin! ''dedigini isittimdedi,''
Muvatta, Kasru's-Salat 49;
(1,159); Eb Davud, Taharet 43, (88); Tirmizì, Taharet 108, (142), Nesai,Imaet
51, (2, 110, 111);Ibnu Mace, Ikametu s-Salat 114, (616).
SEHIV VE TILAVET SECDELERI
2729 - Abdullah Ibnu Malik
Ibnu Buheyne (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) ogle namazinin ilk iki rekatini tamamlamisti (oturmasi gerektigi
halde oturmadan) kalkti. Namazi bitirince iki (ziyade) secde daha yapti, ondan
sonra selam verdi. ''
Buhari, Sehv 1, 5 ; Ezan
145,147, Eyman 15 ; Muslim, Mesacid 85, (570) ; Muvatta, Salat 65, ( 1, 96) ;
Ebu Davud, Salat 200, (1034,1035); Tirmizi, Salat 288, (391); Nesai, Sehv 21,
(3,19, 20), 28, (3, 34), Iftitah 196, (2, 244) ; Ibnu Mace, Ikamet 131, (
1206).
2730 - Ibnu Mes'ud
(radiyallalhu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdular ki:
"Namaz kilarken uc mu
kildim dort mu kildim diye supheye dusersen,eger zann-i galibin dort ise hemen
tesehhud yap, sonra sen daha otururken ve selam vermemisken iki secde daha yap;
sonra ayni sekilde tesehhud oku, sonra selam ver."
Ebu Davud, Salat 198,
(1028).
Ebu Davud der ki: "Bu,
Ibnu Mes'ud'dan rivayet edilmistir. Alimlerden kimse bunu Resulullah 'a nisbet
etmedi. ''
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2721-2730 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.