Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2741-2750 )

2741 - Ebu Temimeti 'l-Huceymi anlatiyor: "Ben sabah namazindan sonra vaa'z u nasihat ediyordum, bu esnada secde (ayeti okuyor ve secde) ediyordum. Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) beni yasakladi. Ama ben O'nu dinlemedim. O cu sefer yasaklamayi tekrarladi.
Sonra donup: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'in arkasinda namaz kildim. Hz.Ebu Bekr, Hz. Omer ve Hz. Osman (radiyallahu anhum) ile de namaz kildim. Onlarin hicbiri gunes doguncaya kadar secde yapmazlardi " dedi. "
Ebu Davud, Salat 335, (1415).

TILAVET SECDESININ FAZILETI

2742 - Amr Ibnu'l-As (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bana Kur'an dan onbes secde ayeti okuttu. Bunlardan ucu Mufassal surelerdedir. Hacc suresinde de iki secde ayeti var."
Ebu Davud, Salat 328, ( 1401):Ibnu Mace, Ikamet 71, (1057).

2743 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) demistir ki: "Sad suresi azaimi sucud'dan degildir. Nitekim ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'i o surede secde edip:
"Davud (aleyhisselam) bu secdeyi tevbe secdesi olarak yapti, biz ise sukur olarakyapiyoruz!" dedigini isittim."
Buhari. Sucudu'l-Kur'an 3, Enbiya 39; Ebu Davud, Salat 332, 1409); Tirmizi, Salat 405.
(577):Nesai. 48.(2, 159).

2744 - Ibnu Mes 'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Vennecmi suresini okudu ve secde-i tilavette bulundu, beraberindekiler de secde ettiler. Ancak, aralarinda bulunan Kureysli bir ihtiyar yerden bir avuc toprak alarak alnina goturdu ve:"Bu bana yeter'' dedi.
Ibnu Mes 'ud der ki:"Ben sonra bu herifin kafir olarak olduruldugunu gordum. Bu Umeyye Ibnu Halef'di. ''
Buhari, Sucudu'l-Kur'an 4, 1, Menakibu'l-Ensar 29, Megazi 7, Tefsir, Necm; Muslim, Mesacid 105, (576); Ebu Davud Salat 330, (1406); Nesai, Iftitah 49, (2, 160). Metin, Buhari'deki metindir.

2745 - Zeyd Ibnu Sabit (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'a Vennecmi suresini okudum, bunda secde etmedi. ''
Buhari, Sucudu'l-Kur'an 6; Muslim, Mesacid 106, (577); Ebu Davud, Salat 329, (1404); Tirmizi, Salat 404, (576) ; Nesai, Iftitah 50, (2, 160).

2746 - Ebu Seleme, Ebu Hureyre (radiyallahu anh) 'den naklettigine gore, Ebu Hureyre Iza 's-Semaun-sakkat suresini okudu ve secde etti. Ben kendisine:
"Ey Ebu Hureyre seni secde eder gormuyor muyum! '' dedim. Bana:
"Resulullah 'i secde eder gormemis olsaydim ben de secde etmezdim ! '' cevabini verdi. "
Buhari, Sucudu'l-Kur'an 7, 6, Ezan 100,102; Muslim, Mesacid 107; Muvatta, Kur'an 12, (1, 205); Ebu Davud, Salat 331, (1407); Nesai, Iftitah 51, (2, 161).

2747 - Yine Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Biz Resulullah (aleyhissalatu veam) 'la Iza's-Semaun-sakkat suresinde ve Ikra ' bismi Rabbikellezi halaka suresinde secde ettik.''
Muslim, Mesacid 108, (578); Ebu Davud, Salat 331, (1407); Tirmizi, Salat 402, (573, 574) ; Nesai, Iftitah 51, 52, (2, 161-162).

2748 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma):"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Medine 'ye
(hicretle) geldigi gunden beri mufassal surelerden hic birinde secde etmemistir" dedi.
Ebu Davud, Salat 329, (1403).

2749 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissaltu vesselam), geceleyin yaptigi tilavet secdelerinde soyle derdi: "Yuzum, kendisini yaratan (maddi ve manevi cesitli cihazlarla techiz, tezyin ve) tasvir eden, ilahi guc ve kudretiyle onda isitme ve gorme duygulari acan Zat'a secde etti."
Ebu Davud; Salat 334, (1414); Tirmizi, Salat 407, (508); Nesai, Iftitah 71, (2, 222).

2750 - Tirmizi'nin.Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) 'dan yaptigi bir rivayette su ziyade gelmistir: Ibnu Abbas der ki: "Bir adam gelerek dedi ki, "Ey Allah 'in Resulu! gece uyurken ruyamda kendimi gordum. Sanki ben bir agacin arkasinda secde yapiyorum. Ben secde yaptim, secdem uzerine agac da secde yapti. Onun soyle soyledigini isittim: " Allah 'im, secdem sebebiyle bana sevab yaz, onun hurmetine gunahimi dok, onu senin nezdinde bana azik yap. Kulun Davud'dan kabul ettigin gibi, onu benden kabul et. "
Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) der ki: "Bundan sonra, Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'in secde ayeti okudugunu, (tilavet secdesi sirasinda) o adamin kendisine, agacin sozu olarak haber verdigi duanin aynisyla dua ettigini isittim."

Tirmizi, Da'avat 33, (3420).



Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2741-2750 ) -Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.

Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.