Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2811-2820 )
2811 - Ubadetu 'bnu
's-Samit (radiyallahu anh) anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
bize, icinde Kur'an in cehren okundugu bir namaz kildirdi. Namazda kiraatta bir
iltibasta bulundu. Namazdan cikinca yuzunu bize cevirdi ve:
" Kiraati cehren
okudugum zaman siz de okuyor musunuz? '' diye sordu. Bazilarimiz:
"Evet bunu yapiyoruz
!''dediler. Resulullah (aleyhissalatu vesselam):
"Sakin ha! Ben kendi
kendime: "Kim, ben okurken okuyarak benden okumayi kapmaya
calisiyor?" diyordum. Kur'an'i cehren okudugum zaman, Kur'an'dan Fatiha
haric hicbir seyi okumayin!" buyurdular. "
Ebu Davud, Salat 136, (823,
824); Tirmizi, Salat 232, (311); Nesai, Iftitah 29, (2, 141.
2812 - Imran Ibnu Husayn
(radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ogle
namazina durdu. Bir adam da arkasinda Sebbihisme Rabbike'l A'la suresini
okumaya basladi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) namazdan cikinca:
"Kimdi okuyan?"
diye sordu. Adam:
"Bendim! '' dedi.
Bunun uzerine:
"Hakikaten anladim ki
biriniz bunu benden cezbedip aldi.''
Muslim, Salat 47, (398);
Ebu Davud, Salat 138, (828); Nesai, Iftitah 27, 28, (2,140-141).
2813 - Musevver Ibnu Yezid
el-Maliki (radiyallahu anh) anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
namazda (cehri olarak) kiraatte bulunuyordu. Birkismi okumayi terketti.
(Namazdan sonra, cemaatten) bir adam:
" Allah 'in Resulu, su
su ayetleri okumayi terkettiniz!'' dedi. Resulullah:
" Niye bana
hatirlatmadin? '' buyurdular.''
Bir rivayette su ziyade
gelmistir:"(Adam). . . ben onlarin neshedildigini zannetmistim. ''
Ebu Davud, Salat 163,
(907).
2814 - Hz. Ali (radiyallahu
anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"Ey Ali, namazda (takilirsa) imami acma!"
Ebu Davud. Salat 164,
(903).
2815 - Bisr Ibnu Mahcan
babasindan anlattigina gore, babasi (Mahcan) Resulullah (aleyhissalatu
vesselam) 'in meclisinde idi. O sirada namaz icin ezan okundu. Resulullah
(aleyhissalatu vesselam) kalkti, namaz kildi ve dondu. Mahcan hala yerindeydi.
"Herkesle beraber
namaz kilmana mani olan sey nedir, sen muslumandegil misin?" diye sordu.
Mahcan:
"Elbette muslumanim,
ancak ben ailemle namazimi kilmistim! '' dedi. Efendimiz:
"Mescide geldigin
zaman namaza kalkilirsa kilimis bile olsan cemaatle birlikte sen de kil!"
buyurdu."
Muvatta, Salatu'l-Cema'a 8,
(1,132); Nesai, Imamet 53, (2, 112).
2816 - Ibnu Omer
(radiyallahu anhuma)'in anlattigingore, bir adam kendisine sordu:
"Ben evde namazimi
kilip sonra da imamla namaza yetisiyorum; onunula da namaz kilayim mi?,''
"Evet! '' deyince adam
tekrar. sordu:
"Peki, bunlardan
hangisini (farz olan) namazim yapayim ? ''
"Bu senin elinde mi?
dedi, bu Allah'a kalmisitir, diledigini (asil farz olan) namazin yerine
sayar!"
Muvatta, Salatu'l-Cema'a 9,
(1, 133).
2817 - Suleyman Mevla
Meymune 'nin Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) 'den naklettigine gore, Ibnu Omer
sunu anlatmistir:
"Resulullah
(aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bir gunde ayni namazi iki sefer
kilmayin."
Ebu Davud, Salat 58, (579);
Nesai, Imamet 56,(2, 114).
2818 - Nafi (rahimehullah)
anlatiyor: "Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) diyordu ki:"Kim aksamla
sabahi kilar sonra da bu namazlarda imama yetisirse, onlara donmesin. ''
Muvatta, Salatu'l-Cema'a
12, (1, 133).
2819 - Hz. Ebu Hureyre
(radiyallalhu anh) anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdularki: "Namaz icin ikamet okununca farzdan baska namaz yoktur
(kilinmaz). ''
Muslim, Musafirin 63, (710)
; Ebu Davud, Salat 294, (1266); Tirmizi, Salat 312, (421); Nesai, Imamet 60,
(2, 126).
2820 - Rebi'a Ibnu Ebi
Abdirrahman (rahimehullah) anlatiyor: "Ibnu Omer (radiyallahu anhuma),
mescide geldigi vakit, cemaat namazi kilmis ise hemen farza baslardi, ondan
once baska namaz kilmazdi."
Muvatta, Kasru's-Salat 75,
(1, 168).
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2811-2820 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.