Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3321-3330 )
3321 - Hz. Ebu Zerr
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Ey Allah'in Resulu! dedim. Kisi, bir kavmi
sever, fakat onlarin amelini isleyemezse, (sonu ne olacak)?"
"Ey Ebu Zerr, buyurdu,
sen sevdiginle berabersin!"
3322 - Tirmizi'nin bir
rivayetinde: "Kisi sevdigiyle beraberdir" denmistir.
Buhari, Edeb 96; Muslim,
Birr 165, (2640); Ebu Davud, Edeb 122, (5126); Tirmizi, Zuhd 50, (2388).
3323 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Ruhlar toplanmis cemaatler (gibidir). Onlardan birbiriyle (onceden)
tanisanlar kaynasir, tanismayanlar ayrilirlar."
Buhari, Enbiya 2; Muslim,
Birr 159, (2638); Ebu Davud, Edeb 19, (4834).
DAYANISMA VE YARDIMLASMA
3324 - Ibnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Musluman muslumanin kardesidir. Ona zulmetmez, onu
tehlikede yalniz birakmaz. Kim, kardesinin ihtiyacini gorurse Allah da onun
ihtiyacini gorur. Kim bir muslumani bir sikintidan kurtarirsa, Allah da o
sebeple onu Kiyamet gununun sikintisindan kurtarir. Kim bir muslumani orterse,
Allah da onu Kiyamet gunu orter."
Ebu Davud, Edeb 46, (4893);
Tirmizi, Hudud 3, (1426); Buhari, Mezalim 3, Ikrah 7; Muslim, Birr 58, (2580).
Rezin bir rivayette sunu
ilave etti: "Kim, hakki subut buluncaya kadar mazlumla birlikte olursa,
ayaklarin kaydigi gunde Allah onun ayagini Sirat'ta sabit kilar."
3325 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Kim bir mu'minin dunyevi kederlerinden birini giderirse, allah da
onun Kiyamet gunu kederlerinden birini giderir. Kim bir fakire kolaylik
gosterirse, Allah da ona dunyada ve ahirette kolaylik gosterir. Kim bir
muslumani orterse, allah da onu dunya ve ahirette orter. Kisi kardesinin
yardiminda oldugu muddetce, Allah da onun yardimindadir. Kim ilim aramak
dusuncesiyle bir yola duserse, Allah onun cennete olan yolunu kolaylastirir.
Bir grup, allah'in kitabini okumak ve aralarinda tedris etmek uzere allah'in
evlerinden birinde toplanirsa, uzerlerine mutlaka sekine iner ve onlari rahmet
kaplar, melekler onlari sarar. Allah da onlari yaninda bulunan mukarreb
meleklere anar. Bir kimseyi ameli yavaslatirsa, nesebi hizlandiramaz."
Muslim, Zikr 38, (2699);
Ebu Davud, Edeb 68, (4946); Tirmizi, Hudud 3, (1425), Birr 19, (1931); Kiraat
3, (2946).
3326 - Yine Ebu Hureyre
radiyallahu anh hazretleri anlatiyor: "Resulullah buyurdular ki: "Din
nasihatten (hayirhahliktan) ibarettir!" Yanindakiler sordu: "Kimin
icin ey Allah'in Resulu?"
"Allah icin, kitabi
icin, Resulu icin, muslumanlarin imamlari ve hepsi icin! Musluman muslumanin
kerdesidir. Ona yardimini kesmez, ona yalan soylemez, ona zulmetmez.
Herbiriniz, kardesinin ayinesidir, onra bir rahatsizlik gorurse bunu ondan
izale etsin."
Tirmizi, Birr 17, 18,
(1927, 1928, 1930); Muslim, Iman 95, (55).
3327 - Asim el-Ahvel merhum
anlatiyor: "Hz. Enes radiyallahu anh'e: "Sana Resulullah
aleyhissalatu vesselam'in: "Islam'da dayanisma akdi (hilf) yoktur!"
dedigi ulasti mi?" diye sordum. Su cevabi verdi:
"Kureysle Ensar
arasinda, benim evimde dayanisma antlasmasi yapti."
Buhari, Edeb 67, Kefalet 2,
I'tisam 16; Muslim, Fedailu's-Sahabe 204, (2529); Ebu Davud, Feraiz 17, (2926).
Ebu Davud'un rivayetinde:
"Resulullah, bizim evde Ensarla Muhacir arasinda iki veya uc kere
dayanisma akdi yapti" seklindedir.
3328 - Hz. Enes radiyallahu
anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Kardesine zalim de olsa mazlum da olsa yardim et." "Mazlumsa
yardim ederim, zalime nasil yerdim ederim?" diye sorulmustu.
"Onu zulumden
alikoyarsan, bu da ona yardimdir" buyurdu."
Buhari, Mezalim 4, Ikrah 7;
Tirmizi, Fiten 68, (2256).
3329 - Ebu'd-Derda
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam: "Kim
kardesinin irzini mudafaa ederse, Kiyamet gunu allah, onun yuzunden atesi geri
cevirir."
Tirmizi, Birr 20, (1932).
3330 - Ebu Musa radiyallahu
anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, bir ihtiyac taleb eden
kimse gelince arkadaslarina yonelir ve:
"Sefaat edin, ecir
kazanin! Allah da Resulunun diliyle diledigine hukmetsin!" derdi."
Buhari, Edeb 37, salat 88,
Mezalim 5; Muslim, Birr 145, (2627); Ebu Davud, Edeb 126, (5131); Tirmizi, Ilim
14, (2674); Nesai, Zekat 65, (5, 78).
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3321-3330 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.