Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 901-910 )
TILAVETE TESVIK
901 - Ebu Musa (radiyallahu anh)
anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"Su Kur'an'i muhafazaya itina
gosterin. Muhammed'in nefsini kudret elinde tutan Zat-i Zulcelal ‚ kasem olsun
Kur'an-i Kerim'in (hafizalardan) kacmasi, develerin baglarindan bosanip
kacmasindan daha kolaydir."
Buhari, Fedailu'1-Kur'an 23; Muslim,
Salatu'l-Musafirin 231 (791).
902 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma)
Resulullah'in soyle soyledigini rivayet etmistir:
"Kur'an-i Kerim'i ezberlemis olan
kimse, bagli devesi olan kimse gibidir, bu adam devesine itina gosterirse onu
elinde tutar, saliverirse deve ceker gider."
Buhari, Fedailu'l-Kur'an 23; Muslim,
Salatu'l-Musafirin 226, (789); Muvatta, Kur'an, 4, (1,202); Nesai,Salat 37,
(2,154).
903 - Hz. Cabir (radiyallahu anh)
anlatiyor: "Aramizda bedevi ve gayr-i Araplarin da bulundugu bir cemaatte
Kur'an okuyorduk. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yanimiza geldi.
"Okuyun, dedi. Her okuyus
guzeldir. Oyle kimseler gelecek ki, onlar, Kur'an'in kelime ve lafizlarini, ok
yapilacak cubugun duzlenmesi gibi duzleyecekler. Ondan elde edilecek ucreti
ahirete birakmayip dunyada alacaklar."
Ebu Davud, Salat 139, (830).
TILAVET ADABI
904 - Bera (radiyallahu anh)
anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) soyle buyurdu:
"Kur'an-i Kerim'i sesinizle
guzellestirin."
Ebu Davud, Salat 355, (1468);
Nesai,Salat 83, (2,179,180); Ibnu Mace, Ikamet 176, (1342).
Derim ki: Buhari, bu rivayeti
Sahih'inin sonunda bab basliginda (tercumede) kaydetmistir (Tevhid 52).
"Kur'an'in sesle tezyininden maksad, kiraat sirasinda sesin
yukseltilmesidir (Dogruyu Allah bilir).
905 - Huzeyfe (radiyallahu anh)
anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki:
"Kur'an'i Arap lahn'i ve Arap
sesleri uzere okuyun. Sakin ha ehl-i ask ve ehl-i kitabeyn'in lahn'i uzere
okumayin. Bilesiniz, benden sonra bir kavm gelecek ki, onlar Kur'an'i okurken,
sarki ve matem tercii gibi terci' ile okuyacaklar. Onlarin (imanlari laftadir)
girtlaklarindan ote gecmez. KaIbleri fitne ve fesada ugramistir. Boylelerinden
hoslanan kimselerin kalpleri de fitne ve fesad icindedir."
Rezin rivayet etmistir. (Suyuti,
Camiu's-Sagirde kaydeder (Feyzu'l-Kadir 2, 65).
906 - Ebu Said (radiyallahu anh)
anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) mescidde i'tikaf'a
girmisti. Cemaatin Kur'an'i cehri olarak okuduklarini isitti. Perdeyi aralayip
soyle seslendi:
"Bilin ki, herkes Rabbine hususi
sekilde munacaatta bulunuyor, bir birinizi (seslerinizle) rahatsiz etmeyin.
Biriniz okurken (veya namazda iken) digerinin kiraatini bastirmasin."
Ebu Davud, Salat 315, (1332).
907 - Hz. Aise (radiyallahu anha)
anlatiyor: "Bir gece bir adam kalkip yuksek sesle Kur'an okudu. Sabah
olunca, Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "(Su kimseye Allah rahmet
buyursun) iskat etmis oldugum bir ayeti bana hatirlatmis oldu" dedi."
Buhari, Sehadat 11, Fedailu'l-Kur'an
26; Muslim, Musafirin 225, (788); Ebu Davud, Salat 315, (1331).
908 - Ummu Hani (radiyallahu anha)
anlatiyor: "Ben evimin daminda otururken Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)'in kiraatini isitirdim."
Nesai, Iftihah 81, (2,179); Ibnu Mace,
Ikamet 179, (1349).
909 - Abdullah Ibnu Ebi Kays
anlatiyor: "Hz. Aise'ye, "Resulullah'in geceleyin kiraati nasildi?
gizli mi okurdu, sesli mi okurdu?" diye sordum. Bana:
" Her iki sekilde de okurdu:
Bazan gizli, bazan sesli!" diye cevap verdi. Ben: "Bu iste genislik
yapan Allah'a hamdolsun" dedim..
Tirmizi, Salat 330, (449),
Sevabu'l-Kur'an 23, (2925); Ebu Davud, Salat, 343, (1437); Nesai, Salatu'l-Leyl
23, (3, 224); Tirmizi hadise: "Hasen-sahih" demistir.
910 - Katade (merhum) anlatiyor:
"Hz. Enes (radiyallahu anh)'e Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'in
kiraatindan sordum. Su cevabi verdi: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
medleri (uzun heceleri) uzatirdi." Sonra ornek olarak
Bismillahirrahmanirrahim'i okudu ve uzatilacak yerleri belirgin sekilde uzatti:
Bismillaahi'yi uzatti, er-rahmaan'i uzatti, er rahiim'i uzatti."
Buhari, Fedaili'1-Kur'an 42, 29; Ebu
Davud, Salat 355, (1465).
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 901-910 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.