Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5991-6000 )
HABBAB
5991 - Ebu Leyla el-Kindi
anlatiyor: "Habbab, Hz. Omer radiyallahu anhuma'ya ugramisti. Hz. Omer:
"Yaklas. Buraya,
Ammar'dan baska kimse senden daha layik degildir" dedi. Sonra, Habbab,
musriklerin yaptiklari iskencelerden sirtinda kalan izleri Hz. Omer'e
gostermeye basladi."
BEDIR EHLI
5992 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Ashabima sebbetmeyin. Nefsimi elinde tutan Zat-i Zulcelal'e yemin
ederim ki, sayet sizden biri, Uhud dagi kadar cok altin infak etse, ashabimdan
birinin bir mudd hatta onun yarisi kadarki infakina, sevapta yetisemez."
ENSAR
5993 - Sehl Ibnu Sa'd
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Ensar ic gomlek, insanlar da dis gomlek (mesabesinde)dirler. Eger
insanlar, bir vadiye veya bir koyaga (daglardaki duzluk) yonelirken Ensar da
bir baska vadiye yonelecek olsa ben, Ensar'in gittigi vadiyi takip ederdim.
Eger hicret olmasaydi ben Ensar'dan bir kimse olurdum."
5994 - Amr Ibnu Avf
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam:
"Allah, Ensari, Ensarin ogullarini, Ensarin ogullarinin ogullarini
rahmetine bandirsin" buyurdular."
HARICILER
5995 - Ibnu Abbas
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki:
"Ummetimden bir grup
insan Kur'an'i muhakkak surette okuyacak. Ancak bunlar, okun avi suratle delip
gectigi gibi dinden cikacaklar."
5996 - Hz. Cabir Ibnu Abdillah
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam Currane'de,
islenmemis altin ve ganimetleri taksim ediyordu. Taksim edilen mal Hz. Bilal'in
eteginde idi. Bir adam:
"Ey Muhammed adil ol!
Cunku adalet etmiyorsun!" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Yazik sana!
Eger ben de adil olmazsam, benden sonra kim daha adil olur?" diye mukabele
etti. Hz. Omer, (Resulullah'in uzuldugunu farkederek):
"Ey Allah'in Resulu!
Bana musaade buyurun, su munafigin kellesini ucurayim!" talebinde bulundu.
Aleyhissalatu vesselam:
"Iste bu adamin
mutlaka arkadaslari -veya arkadasciklari- var. Bunlar Kur'an'i okurlar, ama
okuduklari girtlaklarindan asagi gecmez. Bunlar, okun avi delip gecmesi gibi
dinden cikip giderler!" buyurdular."
5997 - Ibnu Ebi Evfa
anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Hariciler cehennemin kopekleridir."
5998 - Ibnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki:
"Ileride genc bir grup
ortaya cikacak. Bunlar Kur'an'i okuyacaklar, ancak, okuduklari girtlaklarindan
asagiya gecmeyecek. Onlardan bir grup ciktikca kokleri kazinacaktir."
Ibnu Omer der ki:
"Resulullah aleyhissalatu vesselam'in: "Onlardan bir grup ciktikca
kokleri kazinacaktir" ibaresini yirmi kereden fazla isittim."
(Ibnu Omer, Resulullah'tan
isittigi sozleri soyle tamamladi:) "Nihayet bu cemaatin surdurdugu hile ve
aldatma esnasinda Deccal cikacaktir."
CEHMIYE
5999 - Ebu Rezin anlatiyor:
"Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Rabbimiz,
sikintili durumunun degisecegi zaman yakin olmasina ragmen kullarinin
umitsizlige dusmesine guldu."
Ebu Rezin devamla der ki:
"Ey Allah'in Resulu dedim, hic Rab Teala guler mi?"
"Evet"
buyurdular. Ben de:
"Oyleyse gulme vasfi
bulunan bir Rabb'ten bize hayir eksik olmayacaktir!" dedim."
6000 - Hz. Cabir Ibnu
Abdillah radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Cennet ehli nimetler arasinda yasarken onlar icin bir nur
parlar. Onlar derhal baslarini kaldirirlar. Rab Teala'yi baslarinin ustunde
kendilerine yaklasmis ve: "Ey cennet ehli, sizlere selam olsun!"
dedigini gorurler."
Resulullah devamla dedi ki:
"Iste bu hal, Kur'an'da zikri gecen: "Rahmet sahibi Rablerinden
onlara selam vardir" ( Yasin 58) ayetinin haber verdigi durumdur."
Resulullah devamla
buyurdular: "Rab Teala onlara, onlar da Rab Teala'ya bakarlar. O'na
baktiklari muddetce etraflarindaki cennet nimetlerinden hicbirine iltifat
etmezler. Bu hal onlarin nazarinda Rabb Teala hicaba burununceye kadar devam
eder. Rabb Teala hicaba burunur, fakatAllah'in nuru ve bereketi cennet ehlinin
uzerinde ve makamlarinda baki kalir."
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5991-6000 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.