Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6531-6540 )
EN EFDAL KADIN
6531 - Resulullah
aleyhissalatu vesselam'in azadlisi Sevban radiyallahu anh anlatiyor:
"Gumus ve altin (biriktirme) ile ilgili ayet (Tevbe 34) nazil oldugu zaman
halk: "Oyleyse hangi mali biriktirmeliyiz?" diye birbirlerine
sordular. Hz. Omer: "Bunu, ben sorup size haber vereyim!" dedi ve
hemen devesine atlayip gitti. Ben de pesinden gittim. Hz. Omer: "Ey
Allah'in Resulu hangi maldan edinelim?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam
da: "Her biriniz, sukreden bir kalp, zikreden bir dil, ahiret isinize
yardimci olacak mu'mine bir kadin edinsin" buyurdular."
6532 - Ebu Umame
radiyallahu anh'in rivayetine gore: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
soyle buyurmuslardir: "Mu'min, Allah'a takvadan sonra en ziyade saliha bir
zevceden hayir gorur. Boylesi bir kadina emretse itaat eder. Ona baksa surur
duyar, bir seyi yapip yapmamasi hususunda yemin etse, kadin bunu yerine
getirerek onu yeminden kurtarir, kadinindan ayrilip uzak bir yere gitse, kadin
hem kendi namusu ve hem de adamin mali hususunda hayirhah ve durust olur.
DINDARLA EVLENMELI
6533 - Abdullah Ibnu Amr
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Guzellikleri sebebiyle kadinlarla evlenmeyin. Cunku
guzelliklerinin onlari (kibir ve gurur sebebiyle) alcaltacagindan korkulur.
Onlarla mal ve mulkleri sebebiyle de evlenmeyin, zira mal ve mulkun onlari
azdiracagindan korkulur. Fakat onlarla diyaneti esas alarak evlenin. Yemin
olsun, burnu kesik, kulagi delik siyahi dindar bir kole (dindar olmayan hur
kadinlardan) efdaldir."
BEKARLAR EVLENDIRILSIN
6534 - Uveym Ibnu Saide
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselambuyurdular
ki: "Bakire kizlarla evlenin. Cunku onlarin agizlari daha tatli, rahimleri
dahadogurgandir, aza da razi olurlar."
HUR VE VELUD OLANLA
EVLENILSIN
6535 - Hz. Enes Ibnu Malik
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in soyle
soyledigini isittim: "Kim Allah'a pak ve temizletilmis olarak kavusmak
isterse hur kadinlarla evlensin."
6536 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselambuyurdular
ki: "Evleniniz! Zira ben (Kiyamet gunu diger ummetlere karsi)
coklugunuzlaiftihar edecegim."
EVLENECEGIN KADINA BAKMAK
6537 - Muhammed Ibnu
Mesleme radiyallahu anh anlatiyor: "Ben bir kadinla evlenmek istedim ve
kadini gizlice gormeye calistim. Sonunda onu kendi hurma bahcesinde
gordum."
Bu aciklamasi uzerine,
kendisine: "Sen Resulullah'in ashabindan oldugun halde bunu yaptin
mi?" diye ayipladilar. O da soyle cevapladi: "Ben Aleyhissalatu
vesselam'in "Allah bir kimsenin kalbine bir kadinla evlenme arzusu attigi
zaman, ona bakmasinda bir beis yoktur!"dedigini isittim."
6538 - Hz. Enes radiyallahu
anh anlatiyor: Mugire Ibnu Su'be bir kadinla evlenmek istemisti. Resulullah
aleyhissalatu vesselam kendisine: "Git once onu bir gor! Zira boyle
yapman, aranizdaki ulfet ve sevginin devami icin daha uygundur"
buyurdular. O da oyle yapti ve evlendiler. Bilahare Mugire radiyallahu anh,
aralarindaki uyumdan bahsettiler."
6539 - Mugire Ibnu Su'be
anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'a gelip evlenmekistedigim
bir kadindan bahsettim. Bana: "Git onu bir gor! Bu, onunla muhabbet ve
unsiyetinizin devami icin daha uygundur" dedi. Ben de Ensardan bir kadinin
yanina geldim, onu ebeveyninden istedim ve Resulullah aleyhissalatu vesselam'in
sozunu onlara haber verdim. Onlar sanki bundan hoslanmadilar. Hidr denen hususi
hucresinde bulunan kiz bunu isitmisti: "Resulullah aleyhissalatu vesselam,
sana bakmani emretmisse, bak! Aksi taktirde Allah askina bana bakma!"
dedi. Sanki kiz da bu bakma isini buyutmustu.
Mugire sozune devamla dedi
ki: "Ben kiza baktim ve onunla evlendim." Mugire kizlaaralarindaki
uyusmayi da zikretti."
DUL VE BAKIRE ILE ISTISARE
6540 - Adiyy Ibnu Amire
el-Kindi radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatuvesselam
buyurdular ki: "Dul kadin, kendi arzusunu acikca ifade eder, bakire kizin
rizasi sukutundan anlasilir."
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6531-6540 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.