Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3361-3370 )

3361 - Hz. Enes radiyallahu anh, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in su sozunu nakletmistir:
"Ehl-i Kitap size selam verince onlara "Ve aleykum" diye cevap verin."
Buhari, Isti'zan 22; Muslim, Selam 6, (2163); Ebu Davud, Edeb 149, (5207); Tirmizi, Tefsir, Mucadele, (3296).

3362 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Hiristiyan ve yahudilerle karsilasinca once siz selam vermeyin, (onlar size versinler, siz mukabele edin). Bir yolda onlarla karsilasinca, (kenardan gecmeleri icin) yolu onlara daraltin."
Muslim, Selam 13, (2167); Tirmizi, Isti'zan 12, (2701); Ebu Davud, Edeb 149, (5205).

3363 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam bevl ederken bir adam ona ugradi ve selam verdi. Ancak Resulullah aleyhissalatu vesselam, selamina mukabelede bulunmadi."
Muslim, Hayz 115, (370), Ebu Davud, Taharet 8, 124, (16, 330, 331); Tirmizi, Taharet 67, (90); Nesai, Taharet 33, (1, 36).
Ebu Davud'un bir rivayetinde su ziyade var: "Sonra adama (selama mukabele etmeyisinin) ozrunu beyan etti: "Ben, temiz degilken Allah'i zikretmeyi uygun bulmadim."

MUSAFAHA (TOKALASMA) UZERINE

3364 - Katade rahimehullah anlatiyor: "Hz. Enes radiyallahu anh'a sordum: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in Ashabi arasinda musafaha var miydi?" Bana:
"Evet!" diye cevap verdi."
Buhari, Isti'zan 27; Tirmizi, Isti'zan 31, (2730).

3365 - Hz. Bera radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Iki musluman karsilasip musafahada bulununca, ayrilmalarindan once (kucuk gunahlari) mutlaka affedilir."
Ebu Davud, edeb 153, (5211, 5212); Tirmizi, Isti'zan 31, (2729).

3366 - Tirmizi'nin Ibnu Mes'ud'dan kaydettigi bir diger rivayette soyle buyurulmustur: "(Musafaha etmek uzere mu'min kardesin) elinden tutulmasi selamlasma cumlesindendir."
Tirmizi, Isti'zan 31, (2731).

3367 - Ata el-Horasani anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Musafaha edin ki, kalblerdeki kin gitsin, hediyelesin ki birbirinize sevgi dogsun ve aradaki dusmanlik bitsin."
Muvatta, Husnu'l-Hulk 16, (2, 908).

HAPSIRMA VE ESNEME

3368 - Hz. Enes radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yaninda iki kisi hapsirdi. Efendimiz, bunlardan birine tesmitte bulundu (yani "yerhamukallah!" dedi), digerine tesmitte bulunmadi. Niye boyle davrandigi sorulunca:
"Su, Allah Teala'ya hamdetti, oburu Allah Teala'ya hamdetmedi!" cevabini verdi."
Buhari, Edeb 127; Muslim, Zuhd 53, (2991); Ebu Davud, Edeb 102, (5039); Tirmizi, Edeb 4, (2743).

3369 - Muslim'in Ebu Musa'dan yaptigi bir diger rivayette soyle buyrulmustur: "Biriniz hapsirir ve hamdederse, ona tesmitte bulunun, Allah'a hamdetmezse tesmitte bulunmayin."

3370 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kardesine uc kere tesmitte bulun, ucten fazla (hapsirirsa) artik bu nezle olmustur."

Ebu Davud, Edeb 100, (5036); Tirmizi, Edeb 5, (2745); Ibnu Mace, Edeb 20, (3714).



Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3361-3370 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.