Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 601-610 )

601 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Iman edenler, bununla beraber imanlarina zulum bulastirmayanlar var ya, iste (ancak) onlardir ki korkudan emin olmak hakki kendilerinindir. Onlar dogru yolu bulmus kimselerdir" (En'am, 82) ayeti indigi zaman, bu ayet Muslumanlara cok agir geldi ve: "Hengimiz nefsine zulmetmiyor? (mahvolduk)" dediler. Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Hayir, burada kastedilen o degil, sirktir. Lokman'in ogluna olan su sozunu isitmediniz mi?: "Ogulcugum, Allah'a sirk kosma, zira sirk buyuk zulumdur" (Lokman, 13).
Buhari, Iman 23; Enbiya 8, 41; Tefsir, En'am 3; Tefsir, Lokman 1; Istitabe 1,9; Muslim, Iman 197, (124); Tirmizi, Tefsir, En'am, (3029).

602 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Bir grup insan Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek: "Ey Allah'in Resulu biz kendi oldurdugumuzu yiyor, fakat Allah'in oldurdugunu yemiyoruz (bu nasil is?)" dediler. Bunun uzerine Cenab-i Hakk su ayeti indirdi: "Allah'in ayetlerine inaniyorsaniz, uzerine Allah'in adi anilmis olan seyden yiyin. Size ne oluyor ki, Allah size darda kalmanizin disinda, haram olanlari genisce anlatmisken adinin uzerine anildigi seyden yemiyorsunuz? Dogrusu cogunluk, heva ve heveslerine uyarak, bilmeden sapitiyorlar. Asiri gidenleri en iyi bilen Rabbindir. Gunahin acigini da gizlisini de birakin. Gunah kazananlar, kazandiklarina karsilik suphesiz ceza goreceklerdir. Uzerine Allah'in adinin anilmadigi kesilmis hayvanlari yemeyin. Bunu yapmak Allah'in yolundan cikmaktir. Dogrusu seytanlar sizinle tartismalari icin dostlarina fisildarlar. Eger onlara itaat ederseniz, suphesiz siz musrik olursunuz" (En'am, 118-122).
Tirmizi, Tefsir, En'am, (3071); Ebu Davud, Edahi, 13, (2817, 2818, 2819); Nesai, Edahi 40, (7, 237).

603 - Ebu Davud'un bir rivayetinde: "...Dogrusu seytanlar, sizinle tartismalari icin dostlarina fisildarlar..." (En'am, 121) ayetiyle ilgili olarak, Ibnu Abbas su aciklamayi yapar: Yani "Allah'in oldurdugu" diyerek meyteyi (kesilmeksizin, kendiliginden olen hayvani) kastederek: "Onu niye yemiyorsunuz? derler." iste bunun uzerine Cenab-i Hakk: "Eger onlara itaat ederseniz, suphesiz siz musrik olursunuz" ayetini indirdi. Bundan sonra da: "Uzerine Allah'in adinin anilmadigi kesilmis hayvanlari yemeyin..." ayeti indi."
Ebu Davud, Edahi 13, (2818).

604 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma)'in bir diger rivayetinde soyle buyrulur: "Uzerine Allah'in ismi zikredilen (hayvan etinden) yiyin" (En'am, 118). "Uzerine Allah'in ismi zikredilmeyenden yemeyin" (En'am 121) emri neshedilip, ehl-i kitabin kestigi, yasaktan istisna edilerek soyle dendi: "... Kitap verilenlerin yemegi size helal, sizin yemeginiz de onlara helaldir..." (Maide, 5),
Ebu Davud, edahi, 13, (2817).

605 - Nesai'den gelen rivayette Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) Cenab-i Hakk'in "Uzerine Allah'in isminin zikredilmedigi (kesilmis hayvan eti)nden yemeyin" ayeti ile ilgili olarak su aciklamayi yapmaktadir: "Musrikler, bu meselede muminlerle ihtilaf ederek (alayvari) soyle dediler: "Allah'in kestigini yemiyorsunuz, fakat kendi kestiginizi yiyorsunuz."
Nesai, Zebaih 40, (7, 237).

606 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Arab'in (cahiliye devrindeki) cehaletini ogrenmek seni memnun ederse En'am suresinin 130'lu ayetten sonra gelen su ayetini oku: "Beyinsizlikleri yuzunden, koru korune cocuklarini oldurenler ve Allah'in kendilerine verdigi nimetleri -Allah'a iftira ederek- haram sayanlar mahvolmuslardir; onlar sapitmislardir, zaten dogru yolda da degillerdi" (En'am 140).
Buhari, Menakib 11.

607 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) buyurmuslardir: "Kim uzerinde Muhammed (aleyhissalatu vesselam)'in muhru bulunan sahifeyi gormek isterse su ayetleri okusun:
"De ki: "Gelin size Rabbinizin haram kildigi seyleri soyleyeyim. O'na hicbir seyi ortak kosmayin, anaya babaya iyilik yapin. Yoksulluk korkusuyla cocuklarinizi oldurmeyin" -sizin ve onlarin rizkini veren biziz- "Gizli ve acik kotuluklere yaklasmayin, Allah'in haram kildigi cana haksiz yere kiymayin. Allah bunlari size dusunesiniz diye buyurmaktadir. Yetim malina, ergenlik cagina erisene kadar en iyi seklin disinda yaklasmayin; olcuyu ve tartiyi dogru yapin. Biz kimseye ancak gucunun yetecegi kadar yukleriz. Konustugunuz vakit -akraba bile olsa sozunuzde adil olun. Allah'in ahdini yerine getirin. Allah size bunlari ogut almaniz icin buyurmaktadir" (En'am 151-153);
Tirmizi, Tefsir, en'am, (3072).

608 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kiyametin uc alameti vardir, onlar zuhur edince, "daha once inanmamis olanlarin artik inanmalari da onlara fayda vermez" (En'am, 158), Gunesin battigi yerden dogmasi, Deccal, Dabbetu'l-arz."
Muslim, Iman 249, (158); Tirmizi, Tefsir, En'am (3074).

609 - Ebu Sa'id (radiyallahu anh) "Onlar kendilerine... Rablerinden birtakim delillerin gelmesini mi bekliyorlar. Rabbinin birtakim mucizeleri geldigi gun, bir kimse daha once inanmamissa veya imaniyla bir iyilik kazanmamissa imani ona fayda vermez..." (En'am 158) ayetinde gecen "Rabblerinden birtakim deliller" ile "gunesin battigi yerden dogmasi kastedilmistir demistir.
Tirmizi, Tefsir, En'am (3073).

A'RAF SURESI

610 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "(Cahiliye devrinde) kadin, Kabe-i Muazzama'yi ciplak olarak tavaf eder ve soyle derdi: "Bana kim odunc bir tavaf elbisesi verecek?"
Elbiseyi fercinin uzerine kor:
"Bugun bir kismi veya tamami gorulur ama, ondan acilani helal etmem" derdi. Bu tatbikatla ilgili olarak su ayet indi:
"Ey Ademogullari! Her mescide guzel elbiselerinizi giyerek gidin, yiyin, icin fakat israf etmeyin. Cunku Allah musrifleri sevmez" (A'raf, 31).

Muslim, Tefsir 25, (3028); Nesai, Hacc 131, (5,233, 234).




Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 601-610 ) -Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.

Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.