Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 1311-1320 )

ISTILAM

1311 - Abis Ibnu Rebia (rahimehullah) anlatiyor: "Ben Hz. Omer (radiyallahu anh)'i Haceru'l-Esved'i operken gordum. Onu hem optu, hem de: "Biliyorum ki sen bir tassin, ne bir faydan ne de zararin vardir. Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i seni oper gormeseydim, seni asla opmezdim" dedi."
Buhari, Hacc 50, 57, 60; Muslim Hacc, 248, 120; Muvatta, Hacc 36, (1367); Tirmizi, Hacc 37, (860); Ebu Davud, Menasik 47, (1873); Nesai, Hacc 147, (5, 227); Ibnu Mace, Menasik, 27, (2943).

1312 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) soyle demistir: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i Kabe'den sadece iki ruknu operken gordum, bunlar da iki rukn-i Yemani'dir."
Buhari, Hacc 59; Muslim, Hacc 242, (1267); Ebu Davud, Menasik 48, (1874); Nesai, Hacc 156, (5, 231-232).

1313 - Bir rivayette, Ibnu Omer (radiyallahu anhuma)'in soyle dedigi belirtilmistir: "Ben, su iki Yemani rukne ve Haceru'l-Esved'e Resulullah'in istilam ettigini goreliden beri rahat halde de olsam, sikisik halde de olsam istilamda bulunmayi hic terketmedim."
Buhari, Hacc 60;Muslim, Hacc 245, (1268)(54).

1314 - Seyheynin (Buhari ve Muslimuma) bir diger rivayetinde Nafi der ki:"Ben Ibnu Omer (radiyallahu anh)'i (tavaf yaparken gordum. Haceu'l-Esved'i) eliyle istilam ediyor, sonra da elini opuyurdu."
Buhari, Hacc 60; Muslim, Hacc 246, (1268).

1315 - Ebu Davud ve Nesai'deki bir rivayet soyledir: "(Ibnu Omer) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), (tavafin) her savtinda rukn-i Yemani ve Haceru'l-Esved'i istilam etmeyi terketmezdi."
Ebu Davud, Menasik 48, (1876); Nesai, Hacc 156, (5, 231).

1316 - Buhari ve Nesai'de gelen bir diger rivayet soyle: "Bir adam Ibnu Omer (radiyallahu anhuma)'e Haceru'l-Esved'i istilam etme hususunda sormustu. Su cevabi aldi:
"Ben, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i, onu hem istilam eder hem de oper gordum..."
Adam tekrar sordu: "Pekala, sikisacak olsam, bana galebe calacak olsalar, (ne yapayimIbnu Omer (radiyallahu anhuma) kizgin bir eda ile: "Sorusu Yemen'de batasica, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i, onu hem istilam eder, hem oper gordum."
Buhari, Hacc 60; Nesai, Hacc 155, (5, 231).

1317 - Amr Ibnu Suayb babasi tarikiyle bildiriyor: "Abdullah'la -ki babasidir- tavafta bulundum. Kabe'nin arka kismina gelince:"istiazede (siginmada) bulunmuyor musun?" dedim.
"Atesten Allah'a siginirim!" dedi ve yurudu. Haceru'l-Esved'e kadar gelip istilamda bulundu. Rukn ile kapi arasinda (Multez m'de) durarak gogsunu, yuzunu, kollarini ve avuclarini soyle yamadi -onlari iyice acarak gosterdi- ve sonra:
"Iste Resulullah'i aynen boyle yaparken gordum!" dedi.
Ebu Davud,Menasik 55, (1899).

1318 - Ebu't-Tufeyl anlatiyor: "Ben Hz. Ibnu Abbas ve Hz. Muaviye (radiyallahu anhuma) ile birlikte idim. Muaviye (radiyallahu anh) hazretleri her rukne ugradikca istilamda bulunuyordu. Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) kendisine:
"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) sadece Haceru'l-Esved veruknu'l-Yemani'den baska yeri istilam etmezdi" dedi. Hz. Muaviye su cevabi verdi:
"Beytullah'tan hicbir sey ihmal edilmez."
Ibnu z-Zubeyr butun rukunlere (koselere) istilamda bulunurdu."
Buhari, Hacc 59; Muslim, Hacc 247, (1269); Tirmizi, Hacc 35, (858).

1319 - Hanzala (Ibnu Ebi Sufyan Ibni Abdirrahman) (rahimehumullah) anlatiyor: "Tavus merhumu (tavafyaparken) gordum. Rukne gelince (Haceru'l-Esved) uzerinde izdiham bulursa sikisiklik yapmaz, gecergiderdi; bos ve musait bulursa uc sefer operdi. Sonra sunu soyledi:
"Ben Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma)'i aynen boyle yaparken gordum." Ibnu Abbas da:
"Hz. Omer (radiyallahu anh)'i aynen boyle yaparken gordum" dedi.
Hz. Omer (radiyallahu anh) de: "Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'i boyle yaparken gordum". dedi."
Nesai, Hacc 148, (5, 227).

1320 - Urve Ibnu'z-Zubeyr (rahimehullah) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Ibnu Avf (radiyallahu anh)'a:"Ey Ebu Muhammed! Ruknu'l-Esved'i nasil istilam ettin?"diye sordu.
"Istilam ettim ve biraktim!" deyince, Resulullah (aleyhissalatu vesselam);
"Dogru yapmissin" dedi."

Muvatta, Hacc 113; (1, 366).


Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 1311-1320 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.