Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2761-2770 )
2761 - Ibnu Mes 'ud
(radiyallahu anh) anlatiyor:"Ben (cemaatimizi tedkik edince) gordum ki,
namaz(i beraber kilmak)tan, sadece herkesce malum munafiklarla hastalar geri
kalmaktaydi. Oyle ki iki kisinin arasinda yuruyebilecekdurumda olan hastalar
bile namaz icin (mescide) geliyordu. ''
Ibnu Mes'ud devamla dedi
ki:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bize suneni Huda'yi gostermisti.
Sunen-i Huda 'dan biri de icerisinde ezan okunan mescidde namaz kilmakti.''
2762 - Ebu Dvud 'daki
rivayette su ziyade var: "...Sizden her birinizinevinde mutlaka bir mescid
var. Eger namazi evlerinizde kilip mescidlerinizi terkederseniz Peygamberiniz
(aleyhissalatu vesselam)'in sunnetini terketmis olursunuz. Peygamberinizin
sunnetini terkedince de kufran-i nimete. dusmus olursunuz."
Muslim, Mesacid 256, (654);
Ebu Davud, 47, (550); Nesai, Imamet 50, (2, 108, 109).
2763 - Ibnu Abbas
(radiyallahu anhuma)'dan gunduz oruc tutan, gece de namaz kilan ve fakat
cemaate ve cumaya gelmeyen bir kimse hakkinda sorulmustu : "Bu ates
ehlindendir!" diye cevap verdi."
Tirmizi, Salat 162, (218).
2764 - Ummu 'd-Derda
(radiyallahu anha) anlatiyor:"Ebu 'd-Derda (radiyallahu anhuma) okeli
halde yanima geldi. Kendisine:
"Niye ofkelendin?''
diye sordum. Su cevabi verdi :
"Vallahi, Muhammed
(aleyhissalatu vesselam) 'in isinden bir sey anlamiyoum. Bildigim tek sey
cemaat halinde namaz kilmalaridir. ''
Buhari, Ezan 31.
OZUR SEBEBIYLE CEMAATIN
TERKI
2765 - Itban Ibnu Malik
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Ey Allah 'in Resulu dedim, seller benimle
kabilemin mescidi arasina engel cikariyor. Istiyorum ki evime kadar seref verip
bir yerde namaz. kilsaniz da orayi mescit yapsam!''
"(Insaallah bir ara)
geleyim!'' buyurdular. Beraberinde Hz. Ebu Bekr oldugu halde huzuruyla evimizi
sereflendirip (izin isteyerek iceri girdigi) zaman ilk is olarak,"Nerede
namaz kilmami istersin? '' diye sordu. Evin bir kosesini isaret ederek (yer
gosterdim. Orada) namaza durdu. Biz de arkasindan safyaptik. Bize iki rek'at
(nafile) namaz kildirdi."
Buhari, Ezan 40, 50, 15 3,
15 4,Salat 45, 46, Teheccut 36, Megazi 11, Et' ime 15, Rikak 6, Istitabe 9 ;
Muslim, Iman 54, (33); Muvatta, Kasru's-Salat 86, (1,172); Nesai, Imamet 10,
(2, 80).
2766 - Ibnu Omer
(radiyallalhu anhuma) anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) sefer
sirasinda, soguk veya yagmurlu gecelerde muezzine (ezan sirasinda) soyle
soylemesini de emrederdi: "Dikkat! namazlarinizi yerlerinizde
kilacaksiniz!"
Buhari Ezan 18, 40; Muslim,
Misafirin 22, (697); Muvatta, Salat 10,(1,73); Ebu Davud, Salat214,
(1060-1064); Nesai, Ezan 17,(2,15).
IMAMIN VASFI
2767 - Itban Ibnu Malik
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdularki: "Cemaate, Kitabullah'i en iyi okuyan kimse imam olur. Eger
kiraatte (okumada) herkes esitse, sunneti en iyi bilen; sunneti bilmede
esitseler, hicret etmede evvel olan; hicrette de esitseler, yasca buyuk olan
imam otur. Kisi misafir oldugu evin sahibine veya (emri altinda calistigi)
sultani na imamlik yapmasin, ev sahibinin bas kosesine izni olmadan da
oturmasin."
Muslim, Mesacid 290, (673);
Tirmizi, Salat 174 (235); Edeb 24 (2773); Ebu Davud, Salat 61, (582, 583, 584)
; Nesai, Imamet 3, 6, (2, 76-77).
2768 - Ebu Sa'id
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdular ki:
" (Namaz kilacaklar)
uc kisi iseler iclerinden biri imam olsun. Imamliga ehak olan akra' (Kur'an-i
Kerim'i daha iyi okur) olandir. . ''
Muslim, Mesacid 289, (672)
; Nesai, Imamet 5, (2, 77).
2769 - Ibnu Abbas
(radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdular ki:"Sizin icin hayirliniz ezan okusun, kurra olaniniz da imam
olsun. ''
Ebu Davud, Salat 61, (590).
2770 - Amr Ibnu Selime
(radiyallahu anh) anlatiyor"Ben alti veya yedi yasimda iken kendi kavmime
imamlik yaptim. O zaman ben, aralarinda Kur 'an 'i en cok bilen kimseydim.
"
Buhari, Megazi 52; Ebu
Davud, Salat 61, (585-587); Nesai, Ezan 8, (2, 9-10) ; Kible 16, (2, 70),
Imamet 11, (2. 80).
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2761-2770 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.