Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2941-2950 )
2941 - Muhtar Ibnu Fulful
anlatiyor : "Hz. Enes 'ten ikindiden sonra kilinacak nafile namaz hakkinda
sordum '' dedi ki:
"Hz. Omer ikindiden
sonra nafile kilanlarin ellerine (sopayla) vururdu. Biz iki rek'ati, Resulullah
devrinde gunes battiktan sonra aksam namazindan once kilardik. Bizi bunu
kilarken efendimiz gorurdu de ne emrederdi ne de nehyederdi."
Muslim, Musafirin 302,
(836).
AKSAM NAMAZININ NAFILESI
2942 - Hz. Enes
(radiyallahu anh) anlatiyor:"Muezzin aksam ezanini okudugu zaman
Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'in ashabindan bir grup kalkip mescidin
sutunlarina dogru kosup Resulullah (aleyhissalatu vesselam) (evinden) cikincaya
kadaraksamdan once ikiser rek'at nafile kiliyordu.''
Buhari, Ezan 14, Salat 95;
Muslim, Musafirin 303, (837); Nsai, Ezan 39, (2, 28, 29).
Muslim'in rivayetinde su
ziyade var: "Bazan biryabanci gelip mescide girecek olsa, namaz kilanlarin
coklugunu gorunce, aksamin farzini kilinmis zannederdi. ''
2943 - Abdullah Ibnu
Mugaffel el-Muzeni (radiyallahu anh) anlatiyor:
"Resulullah
(aleyhissalatu vesselam) dediler ki:
"Aksamdan once iki
rek'at namaz kilin! '' (Efendimiz) sonra, insanlarin bunu bir sunnet
yapmasindan korkarak " Dileyen kilsin'' dediler. ''
Ebu Davud, Salat
300,(1281); Buhari Teheccut 35, I'tisam 27; Muslim, Musafirin 304, (838).
2944 - Sahiheyn'in
kaydettigi bir baska rivayette soyle gelmistir: "Resulullah (aleyhissalatu
vesselam): "Aksam namazindan once namaz kilin" dediler ve (bunu uc
kere tekrar ettiler), ucuncude ise, halk bunu bir sunnet edinir korkusuyla,
"Dileyen" buyurdular. ''
2945 - Ibnu Omer
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'la
birlikte, aksam namazindan sonrahane-i saadetlerinde iki rek'at (nafileyi)
kildim."
Tirmizi, Salat 320, (432).
2946 - Ka'b Ibnu Ucre
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Beni
Abdi'l-Eshel mescidinde aksam namazini kilmisti. Cemaat, farzi bitirince
nafileyi kilmaya basladi. Bunu goren Resulullah: "Bu, evlerin namazidir''
buyurdular. ''
Ebu Davud, Salat 304,
(1300) ; Nesai, Kiyamu'l-Leyl 1, (3, 198, 199).
Nesai'de su ifade vardir:
" Size, bu namazi evlerde kilmaniz gerekir.''
2947 - Mekhul merfu olarak
rivayet etmistir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki :
"Kim aksam namazindan
sonra hic konusmadan iki rek'at -bir rivayette dort- kilarsa namazi illiyyuna
yukseltilir.''
Rezin tahric etmistir.
(Feyzu'l- Kadir 6, 167).
2948 - Huzefye (radiyallahu
anh) de benzer bir rivayette bulunmus ve su ziyadeyi yapmistir:
"Resulullah
(aleyhissalatu vesselam) derdi ki: "Aksamin farzindan sonraki iki rek'ati
kilmada acele edin, cunku onlar farz namaziyla birlikte yukselirler."
Rezin ilavesidir.
(Feyzu'l-Kadir 4, 307).
YATSI NAMAZININ NAFILESI
2949 - Sureyh Ibnu Hani
anlatiyor : "Hz. Aise (radiyallahu anha) 'ye Resulullah (aleyhissalatu
vesselam)'in namazindan sordum. Dedi ki:
"Yatsiyi her kilisinda
yanima gelince mutlaka dort veya alti rek 'at nafile kilardi. Bir gece yagmura
yakalandik. Aleyhissalatu veseslam 'a bir post yaydik, postta suyun akmakta
oldugu bir delige hala bakar gibiyim. Efendimizin, elbisesini hicbir surette
yerden sakindigini gormedim.
Ebu Davud., Salat 305,
(1303).
CUMA NAMAZININ NAFILESI
2950 - Hz. Cabir
(radiyallahu anh) anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) hutbe
verirken bir adam girdi. Resulullah adama:
"Namaz kildin mi?''
dedi. Adam:
"Hayir!'' dedi.
Efendimiz:
"Oyleyse iki rek'atini
kil!" diye emretti.''
Buhari, Cum'a 32, 33,
Teheccud 25; Muslim, Cum'a 55, Ebu Davud, Cum'a 237; Tirmizi, Salat 367, (510);
.Nesai, Cum'a 21, 27, (3, .103, 107).
Bir rivayette soyle
gelmistir: ". . . Kalk, iki rek 'at kil.''
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2941-2950 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.