Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3141-3150 )

3141 - Hz. Ebu Zerr (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim ber ayda uc gun oruc tutarsa iste bu, yil orucu olur. Allah Teala hazretleri bu hususu te'yiden kitabinda su ayeti indirdi: "Kim bir hayir islerse o kendisinden on misliyle kabul edilir" (En'am 160). Bir gun on misliyle kabul ediliyor."
Tirmizi, Savm 54, (761); Nesai, Savm 82, (4, 219).

3142 - Amir Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Zahmetsiz ganimet kista tutulan oructur.''
Tirmizi; Savm 74, (797).

3143 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Hz. Aise (radiyallahu anha)'ye: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) herhangi bir gune ayri bir ehemmiyet verir miydi?'' diye sordum.
"Hayir!'' dedi ve ilave etti: "O'nun ameli hafif ve devamli yagan yagmur gibiydi. Hanginiz Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in tahammul ettigi seye dayanabilir?"
Buhari, Savm 64; Rikak 18; Muslim, Salatu'l-Musafirin 217, (783); Ebu Davud, Salat 317, (1370).

ORUCUN HARAM OLDUGU GUNLER

3144 - Ebu Sa'id (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Iki gunde oruc caiz olmaz: Fitir gunu (Ramazan bayraminin birinci gunu) ve Nahr gunu."
Buhari, Savm 67, Fadlu's-Salat 6, Cezau's-Sayd 26; Muslim, Siyam 288, (827); Ebu Davud, Savm 48, (2417); Tirmizi, Savm 58, (772).

3145 - Ukbe Ibnu Amir (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Arefe gunu, kurban gunu ve tesrik gunleri, biz muslumanlarin bayramidir. Bu gunler yeme-icme gunleridir."
Ebu Davud, Savm 49, (2419); Tirmizi; Savm 59, (773); Nesai, Menasik 195; (5, 252); Tirmizi, hadisin sahih oldugunu soylemistir.

3146 - Nubeyse el-Huzeli (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Tesrik gunleri, yeme-icme ve Allah'i zikretme gunleridir."
Muslim, Siyam 144, (1141).

3147 - Sila Ibnu Zufer anlatiyor: "Biz, Sabandan mi, Ramazandan mi oldugu suphe edilen gunde Ammar (radiyallahu anh)'in yaninda idik. Bize kizartilmis bir koyun getirildi. Cemaatten biri: "Ben orucluyum'' diyerek geri cekildi. Ammar: "Kim bugun oruc tutarsa, muhakkak olarak Ebu'I Kasim aleyhissalatu vesselam'a isyan etmistir" dedi".
Ebu Davud, Savm, 10, (2334); Tirmizi, Savm 3, (686); Nesai, Savm 37, (4, 153); Ibnu Mace, Siyam 3, (1645).

3148 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim ebed orucu tutarsa, ne oruc tutmus, ne iftar etmistir.''
Nesai, Savm 71, (4, 205, 206).

3149 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Saban ayi yarilandi mi artik oruc tutmayin."
Ebu Davud, Savm 12, (2337); Tirmizi, Savm 38, (738).

3150 - Yine Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizden kimse, ramazani bir veya iki gun onceden oruc tutarak karsilamasin. Eger bir kimse, onceden oruc tutmakta idiyse, orucunu tutsun.''

Buhari, Savm 14; Muslim, Savm 21, (1082); Ebu Davud, Savm 11, (2335); Tirmizi, Savm 2, (684); Nesai, Savm 31, 32 (4, 149).




Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.



----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 3141-3150 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.