Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5221-5230 )

5221 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'i sebtiyye ayakkabisini giyerken gordum. Sebtiyye ayakkabisi, uzerinde hic tuy bulunmayan ayakkabidir. Aleyhissalatu vesselam bu ayakkabi icinde abdest aliyordu. Ben bu ayakkabiyi giymeyi severim."
Nesai, Taharet 95, (1, 80), Zinet 67, (7,186).

5222 - Hz. Enes radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in ayakkabisinda parmak arasina gecen atkisi vardi."
Buhari, Libas 41, Ebu Davud, Libas 44, (4134); Tirmizi, Libas 33, (1773, 1774); Nesai, Zinet 117, (8, 217).

5223 - Ibnu Ebi Muleyke anlatiyor: "Hz. Aise radiyallahu anha'ya: "Kadin (erkege mahsus) ayakkabi giyer mi?" diye sorulmustu:
"Resulullah aleyhissalatu vesselam kadinlardan erkeklesenlere lanet etti!" diye cevap verdi."
Ebu Davud, Libas 31, (4099).

5224 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam kadin elbisesini giyen erkege ve erkek elbisesini giyen kadina lanet etti."
Ebu Davud, Libas 31, (4098).

ZINETIN TERKI

5225 - Muaz Ibnu Enes radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Kim muktedir oldugu halde tevazu maksadiyla (Allah icin) (kiymetli) elbise giymeyi terkederse, Allah Kiyamet gunu, onu mahlukatin baslari ustune cagirir ve diledigi iman elbisesini giymekte onu muhayyer birakir."
Tirmizi, Kiyamet 40, (2483).

5226 - Hz. Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Kim sohret elbisesi giyerse, Allah ona zillet elbisesi giydirir."
Bir rivayette de soyle denmistir: "...Kiyamet gunu Allah ona onun aynisini giydirir, sonra icinde atesi tutusturur."
Ebu Davud, Libas 5, (4029, 4030).

SUSLENME

5227 - Ebu'l-Ahvas babasindan naklen diyor ki: "Uzerimde adi bir elbise oldugu halde Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yanina gelmistim. Bana:
"Senin malin yok mu?" diye sordu.
"Evet var!" cevabima:
"Hangi cesit maldan?" sorusunu yoneltti.
"Her cesit maldan Allah bana vermistir (deve, sigir, davar, at, kole, hepsinden var)" demem uzerine:
"Oyleyse Allah Teala hazretleri sana bir mal verdigi vakit Allah'in verdigi bu nimetin eseri ve fazileti senin uzerinde gorulmelidir!" buyurdular."
Nesai, Zinet 83, (8,196).

5228 - Muhammed Ibnu Yahya Ibnu Hibban anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Sizden biri bolluga erince is elbisesinden baska bir de cuma elbisesi edinirse uzerine (bir vebal) yoktur."
Ebu Davud, Salat 219, (1078); Ibnu Mace, Ikametu's-Salat 82, (1095).

5229 - Hz. Cabir radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, bize binek hayvanlarimizi guden bir adamimizi gordu. Uzerinde eskimis (cizgili) iki parcali giysi vardi.
"Onun bu eskilerden baska giyecegi yok mu?" buyurdular. Evet var dedim. Camasir torbasinda iki giysisi daha var, ben onlari giydirmistim."
"Oyleyse cagir onu da, bunlari giysin!" emrettiler. (Cagirdim,emr-i Nebeviyi soyledim), o da onlari giyindi. Geri gitmek uzere donunce, Aleyhissalatu vesselam:
"Nesi var (da bu yenileri giymiyor?) Allah boynunu vurasica! Bu daha hos degil mi?" buyurdular. Adam bu sozu isitti ve: "Allah yolunda mi (boynum vurulsun) ey Allah'in Resulu?" dedi.
"Evet buyurdular, Allah yolunda!" Adam Allah yolunda olduruldu."
Muvatta, Libas 1, (2, 910).

5230 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam su iki kiyafeti yasakladi: Cok yuksek kiyafet, cok dusuk kiyafet."

Rezin tahric etmistir.


Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5221-5230 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.