Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6071-6080 )
KEDI ARTIGI ILE ABDEST
6071 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "(Namaz kilanin onunden gecmekle) kedi namazi bozmaz. Cunku o, evin
(demirbas) esyasindandir."
KADININ ARTIGI ILE GUSUL
6072 - Hz. Ali radiyallahu
anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam ve ehli; tek bir kapta
yikaniyorlardi. Onlardan biri, arkadasinin (guslettigi suyun) artigi ile
yikanmazdi."
KADIN VE ERKEK AYNI KAPTAN
GUSLEDER
6073 - Cabir Ibnu Abdillah
radiyallahu anh anlatiyor: "Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselam ve
zevceleri tek bir kaptan (su alarak) yikanirlardi."
NEBIZ ILE ABDEST
6074 - Abdullah Ibnu Mes'ud
anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, bana, cin gecesi:
"Yaninda abdest alacak su var mi?" diye sormustu. Ben: "Hayir,
yok! Ancak bir kabin icinde bir miktar nebiz var" dedim. Aleyhissalatu
vesselam: "Hurma temizdir, su da temizleyicidir!" buyurdu ve hemen
onunla abdest aldi."
6075 - Abdullah Ibnu Abbas
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, cin
gecesinde Ibnu Mes'ud'a: "Yaninda su var mi?" diye sordu. O:
"Hayir su yok. Ancak bir tulumda nebiz var!" deyince Aleyhissalatu
vesselam: "Hurma temizdir, su da temizleyicidir (binaenaleyh nebiz temizdir)
bana dok (abdest alayim)" buyurdular."
DENIZ SUYU ILE ABDEST
6076 - Ibnu'l-Firasi
anlatiyor: "Ben ava cikmistim. Yanimda icine su koydugum bir kirbam vardi.
Deniz suyu ile ebdest aldim. Durumu Aleyhissalatu vesselam'a sordum. Bana:
"Denizin suyu temizdir, meytesi (olusu) de helaldir!" cevabini
verdi."
6077 - Resulullah
aleyhissalatu vesselam'in kizi Rukiyye radiyallahu anha'nin cariyesi Ummu Ayyas
radiyallahu anha demistir ki: "Resulullah aleyhissalatu vesselam oturuyor
oldugu halde ben kendim ayakta oldugum halde (gerekli hizmetleri yaparak) ona
abdest aldirirdim."
UYKUDAN UYANINCA EL YIKANIR
6078 - Abdullah Ibnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Biriniz uyaninca elini yikamadikca su kabina
sokmasin."
ABDESTTE BESMELE
6079 - Ebu Sa'id
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Uzerine besmele cekmeyenin abdesti yoktur."
6080 - Sehl Ibnu Sa'd es
Saidi radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Abdesti almayanin namazi yoktur. Abdest alirken Allah'in ismini
zikretmeyenin de abdesti yoktur. Resulullah'a salat (u selam) okumayanin da
namazi yoktur. Keza Ensari sevmeyenin de namazi yoktur."
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6071-6080 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.