Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2651-2660 )

2651 - Ebu Said (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ashabiyle namaz kilarken aniden nalinlarini cikarip sol tarafina koydu. Bunu goren cemaat de derhal nalinlarini attilar. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) namazi tamamlayinca:
"Nalinlarinizi niye attiniz?" diye sordu.
"Seni nalinlarini atarken gorduk, biz de kendi nalinlarimizi attik!" cevabini verdiler.
"Cebrail (aleyhisselam) bana gelip pislik oldugunu haber verdi (onun icin attim). Oyleyse sizler mescide gelirken dikkat edin, nalinlarinizda bir pislik (kazurat) -veya eza demisti- gorurseniz onu silin; o, ayaginizda oldugu halde namazinizi kilin."
Ebu Davud, Salat 89, (650).

SETRU'L-AVRET

2652 - Behz Ibnu Hakim (radiyallahu anh) anlatiyor: "(Bir gun Hz. Peygamber'e sorarak) dedim ki:
"Ey Allah'in Resulu! Hangi avretimizi acip, hangi avretimizi ortelim?"
"Zevcen ve sag elinin sahip oldukIari disinda herkese karsi avretini koru!" cevabini verdi. Ben tekrar:
"Ey Allah'in Resulu, erkekle olursa?" dedim,
"Gucun yeterse avretini kimseye gosterme!" dedi.
"Kisi tek basina olursa?" dedim.
"Kendisine karsi haya edilmeye Allah daha layiktir" dedi."
Ebu Davud, Hamam 3, (4017); Tirmizi, Edeb 22, ,(2770), 39, (2795); Ibnu Mace, Nikah 28, (1920).

2653 - Ebu Said el'Hudri (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Bir erkek baska bir erkegin avretine bakmasin, kadin da kadinin avretine. Bir erkek ayni ortunun icinde bir baska erkege sokulmasin. Kadin da ayni ortunun icinde bir baska kadina sokulmasin."
Muslim, Hayz 74, (338); Ebu Davud, Hamam 3, (4018); Tirmizi, Edeb 39, (2794).

2654 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Ciplakliktan sakinin! Zira sizin yaninizda sadece helaya girdiginiz zaman ve erkek hanimina sokulunca ayrilan melekler var. Onlardan utanin ve onlara karsi saygili olun."
Tirmizi, Edeb 42, (2801).

2655 - Abdullah Ibnu Amr Ibni'l-As (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizden biri cariyesini veya kolesini veya ucretlisini evlendirdi mi, artik onun avretine bakmasin."
Ebu Davud, Libas 37, (4113, 4114).

2656 - Hz. Ali (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissulatu vesselam) bana: "Ey Ali, dizini cikarma, ne canli, ne olu, baskasinin dizine de bakma" buyurdu."
Ebu Davud, Cenaiz 32, (3140).

2657 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) uylugu avret addetti."
Tirmizi, Edeb 40, (2798).

2658 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Omuzunuzu da ortmeyen -veya soyle demisti bir parcasi iki omuzunuzu da ortmeyen- tek parcadan mutesekkil kumas icerisinde kimse namaz kilmasin."
Buhari, Salat 5; Muslim, Salat 277, (516); Ebu Davud, Salat 78, (626); Nesai, Kible 18, (2, 71).

2659 - Yine Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim tek parcali kumas icerisinde namaz kilarsa onu iki omuzu arasinda caprazlasin."
Buhari, Salat 5; Ebu Davud, Salat 78, (627).
Ebu Davud'un metninde: "(Kumasin) iki ucuyla omuzunda capraz yapsin" denmistir.

2660 - Yine Ebu Hureyre'nin rivayeti de soyle gelmistir: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a tek bir kumas icinde kilinacak namazdan sorulmustu su cevabi verdi:
"Hepinizin iki parcasi var mi?"

Buhari, Salat 4, 9; Muslim, Salat 275, (515); Muvatta, Salatu'l-Cema'a 30, (1,140); Ebu Davud, Salat 78, (625); Nesai, Kible 14, (2, 69-70).



Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2651-2660 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.