Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2871-2880 )

YOLCU NAMAZI

2871 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Medine 'de ogle namazini Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile dort rek 'at kildik. Mekke 'ye gitmek uzere yola cikip Zulhuleyfe 'ye gelince ikindiyi iki rek'at kildi.''
Buhari, Taksiru's-Salat 5, Hacc 24, 25, 27,117,119, Cihad 104,126; Muslim, Salatu'l- Musafirin 11, (690); Ebu Davud, Salat 271, (1202) ; Tirmiz, Salat 391, (546); Nesai, Salat 17, ( 1, 237).

2872 - Yine Hz. Enes (radiyallahu anh) 'in anlattigina gore kendisinden kasru's-salat yani namazin kisaltilmasi hakkinda sorulmustu. Soyle cevap verdi:
"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) uc millik mesafeyi veya Su'be'nin sekkine gore uc fersah mesafeyi disari cikti mi iki rek'at kilar.''
Muslim, Salatu'l-Musafirin 12, (691); Ebu Davud, Salat 271, (1201).

2873 - Imam Malik'e ulastigina gore, Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) Mekke- Taif arasindaki kadar, Mekke- Usfan arasindaki kadar ve keza Mekke -Cidde arasindaki kadar mesafede namazi kasrediyordu.''Malik der ki: "Bu mesafeler dort berid' dir."
Muvatta, Kasru' s-Salat 15, (1, 148).

2874 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Medin'den Mekke 'ye gitmek uzere yola cikti. Rabbulalemin'den baska hic bir seyden korkmuyordu. Yolda namazi ikiser ikiser (yani kasrederek) kildi. ''
Tirmizi, Salat 391, (547); Nesai, Taksiru's-Salat 1, (3,117).

2875 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ile birlikte Mekke 'ye gitmek uzere Medine 'den ciktik. Efendimiz yolda namazlari ikiser ikiser kiliyordu. Medine 'ye donunceye kadar hep boyle yapti. ''
Enes 'e: "Mekke 'de ne kadar kaldiniz? '' diye sorulmustu:
"Orada on gun kildik'' dedi. ''
Buhari, Taksir 1, Megazi 52; Muslim, Salatu 'l-Musafirin 15, (693) ; Ebu Davud, Salat 279, (1233); Tirmizi, Salat 392, (548); Nesai, Taksiru's-Salat 4, (3, 121).

2876 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (Mekke 'de) ondokuz gun ikamet etti ve namazlari kasretti. Biz de (bundan boyle) sefer yapip ondokuz gun ikamet ettik mi namazlari hep kasrederdik, ondokuzdan fazla kaldik mi artik dorde tamamlardik."
Buhari, Taksir 1, Megazi 52, Ebu Davud, Salat 279, (1230, 1231, 1232); Tirmizi, Salat 392, (549); Nesai, Taksiru's-Salat 4, (3, 121).
Ebu Davud'un bir diger rivayetinde "....Onyedi gun '' denmistir. Nesai 'nin bir diger rivayetinde: "Fetih senesinde Mekke 'de onbes gun ikamet etti ve namazlari bu esnada kasretti. "

2877 - Imran Ibnu Husayn (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Fetih gunu, Resulullah (aleyhissalatu vesselam) 'la birlikte Mekke 'de hazir bulundum. Mekke 'de onsekiz gece kaldi, bu esnada namazlari hep iki kildi. Soyle hitabediyordu:
"Ey bolge halki! Siz bize bakmayin, dort kilin. Biz hep yolcuyuz (bu sebeple ksrederek iki kiliyoruz). ''
Ebu Davud. Salat 270, ( 1229).

2878 - Hz. Cabir (radiyallahu anh). anlatiyor:"Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Tebuk'de yirmi gun ikamet etti ve namazlari hep kasretti. "
Ebu Davud, Salat 280; (1235).

2879 - Harise Ibnu Vehb (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Mina'da bize, sayica en cok oldugumuz ve en ziyade guven icinde oldugumuz bir zamanda namazi iki rek'at kildirdi."
Buhari, Taksir 2, Hacc 84; Muslim, Salatu'l-Musafirin 21, (696); Ebu Davud, Hacc 77, (1965); Tirmizi, Hacc 52, (882); Nesai, Taksiru ' s-Salat 3, (3, 119, 120).

2880 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Mina'da bize iki rek 'at kildirdi, arkasindan Ebu Bekr de oyle kildirdi, Ebu Bekir'den sonra Hz. Omer ve hilafetinin basinda Hz. Osman (radiyallahu anhuma) da iki kildirdilar. Sonra Hz. Osman dort rek'atli olarak kildirdi. Ibnu Omer imamla kilarsa dort kilardi, yalniz kilinca da iki kilardi."

Buhari, Taksiru's-Salat 2, Hacc 84; Muslim, Salatu'l-Musafirin 17, (694); Nesai, Taksiru's-Salat 3, (3, 121 ).




Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.



----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 2871-2880 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.