3071 - Ibnu Abbas
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam zamaninda,
farz namazlardan cikarken insanlar yuksek sesle zikrederlerdi."
Buhari, Ezan 155; Muslim,
Mesacid 120, (583); Ebu Davud, Salat 191, (1002, 1003); Nesai, Sehv 79, (3,
67).
3072 - Ebu Rimse
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Bir adam, namazin ilk tekbirine yetiserek
Resulullah aleyhissalatu vesselam ile birlikte namaz kildi. Aleyhissalatu
vesselam once sagina sonra soluna selam verdi. (Basini oylesine cevirdi ki,
gerisinde oldugumuz halde) yanaklarinin beyazligini gorduk. Sonra namazdan
cikti. Kendisiyle namazin ilk tekbire yetisen zat hemen kalkip ilave namaza
basladi. Hz. Omer (radiyallahu anh) ona dogru firlayarak adami omuzlarindan
yakalayip sarsti ve:
"Otur! Ehl-i kitabi
helak eden sey, namazlari arasina bir fasila birakmamalarindan baska bir sey
degildir!2 dedi. Resulullah aleyhissalatu vesselam nazarini cevirip:
"Ey Ibnu'l-Hattab,
Allah seni (dogruya) isabet ettirdi" buyurdu."
Ebu Davud, Salat 194,
(1007).
3073 - Ebu Sa'sa
(rahimehullah) anlatiyor: "Biz ebu Hureyre (radiyallahu anh) ile birlikte
mescidde oturuyorduk, Muezzin ezan okudu. Bir adam kalkip yurumeye basladi. Ebu
Hureyre, adam mescidden cikincaya kadar gozleriyle onu takip etti ve:
"Su adam Ebu'l-Kasim
aleyhissalatu vesselam'a asi oldu!" buyurdu."
Muslim, Mesacid 258, (655);
Ebu Davud, salat 43, (536); Tirmizi, Salat 150, (204); Nesai, Ezan 40, (2, 29).
3074 - Simak Ibnu Harb
anlatiyor: "Cabir Ibnu Semure (radiyallahu anh)'ye dedim ki:
"Resulullah
aleyhissalatu vesselam'la beraber oturdun mu?"
"Evet dedi, hem de
cok. Sabah namazi kilinca, namaz kildigi yerden gunes doguncaya kadar
kalkmazdi. Bu esnada (cemaat) birbirlerine cahiliye devri ile ilgili seyler
anlatirlar ve gulerlerdi. Resulullah aleyhissalatu vesselam da tebessum
buyururlardi."
Muslim, Mesacid 286, (670);
Ebu Davud, Salat 301, (1294); Tirmizi, salat 412, (585); Nesai, Sehv 99, (3,
80).
3075 - Ibnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Bedeviler, sakin namazinizin isminde size galebe calip
degistirmesinler. Cunku onun Kitabullah'taki ismi "isa" (yatsi)dir.
Bedeviler develerini sagarken karanliga kalirlar da (yatsiya ateme
derler)."
Muslim, Mesacid 228, (644);
Ebu Davud, Edeb 86, (4984); Nesai, Mevakit 23, (1, 270).
3076 - Abdullah Ibnu
Mugaffel (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)
buyurdular ki: "Bedeviler, aksam namazinizin isminde sakin-size galebe
calmasinlar!" (Resulullah devamla) dedi ki: "Bedeviler ona (sadece)
isa derler."
Buhari, Mevakit 19.
3077 - Ebu Berze el Eslemi
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) yatsidan
once uyumayi, sonra da konusmayi mekruh addederdi.''
Buhari, Mevakit 23; Muslim,
Mesacid 237; (647); Ebu Davud, Salat 3, (398); Tirmizi, Salat 125.
3078 - Hz. Omer
(radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Hz. Ebu
Bekir (radiyallahu anh) ve yanlarinda ben de bulundugum halde muslumanlarin
meselelerini (konusmak icin) gece gec vakte kadar uyanik kalirlardi."
Tirmizi, Salat 126.
3079 - Ashab'tan Huza'ali
birinin rivayet ettigine gore, bir gun: "Keske (yatsi) namazimi kiIip da
istirahat etseydim'' diye temennide bulunmustu. Kendisini bu sozu sebebiyle
ayipladilar. Onlara su cevabi verdi:
"Ben Resulullah'in
soyle soyledigini isittim: "Ey Bilal, ikamet oku da bizi rahatlat!''
3080 - Hz. Ali'ye ait bir
baska rivayette, Hz. Ali: "Namazimi kilar istirahat ederim'' demisti.
Kendisini ayipladilar. O da su cevabi verdi:
"Ben Resulullah
(aleyhissalatu vesselam)'i isittim. Soyle demisti:
"Ey Bilal kalk, bizi
namazla istirahate kavustur."
Ebu Davud, Edeb 86, (4985,
4986).
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme