Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5301-5310 )

5301 - Hz. Bureyde radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Kim tavla oyunu oynarsa elini domuz kanina bulamis gibi olur"
Muslim, Si'r 10, (2260); Ebu Davud, Edeb 64, (4939).

5302 - Hz. Aise radiyallahu anha'nin anlattigina gore, "(Mahallesinde oturan bir ailede tavla bulundugu haberi kendisine ulasir. Bunun uzerine onlara:)
"Eger tavlayi evinizden cikarmazsaniz ben sizi mahallemden cikaracagim!" diye haber gonderir. Boylece onlarin tavla bulundurmalarini hos karsilamadigini ifade eder."
Muvatta, Ru'ya 6, (2, 958).

MUBAH OYUNLAR

5303 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yaninda bebeklerle oynardim. Arkadaslarim (da oynamak icin) yanima gelirlerdi. Resulullah aleyhissalatu vesselam (eve gelince, utanarak) saklanirlardi. Ama Aleyhissalatu vesselam onlari tekrar bana gonderirdi. Beraber oynamaya devam ederdik."
Buhari, Edeb 81; Muslim, Fedailu's-Sahabe 81, (2440); Ebu Davud, Edeb 62, (4931, 4932).

5304 - Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Habesliler, harbeleriyle, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yaninda oynarlarken Omer Ibnu'I-Hattab radiyallahu anh iceri girdi. Hemen yere egilip cakil alarak onlara firlatti. Aleyhissalatu vesselam: "Ey Omer! Birak onlari (oynasinlar)! Zira onlar Beni Erfide'dirler" buyurdu."
Buhari, Cihad 79; Muslim, lydeyn 22, (893); Nesai, lydeyn 35, (3,196).

5305 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Ben mescidde oynayan Habeslileri seyrederken Resulullah aleyhissalatu vesselam'in beni ridasi ile orttugunu hatirliyorum. Bu hal ben seyretmekten usanincaya kadar devam etti. Benim gibi, genc yasinda bir kizin eglenceye ne kadar duskun olacagini varin siz takdir edin."
Buhari, Salat 69, Iydeyn 2, 3, 25, Cihad 81, Menakib 15, Fezailu'l-Ashab 46, Nikah 82, 114; Muslim, lydeyn 18, (892); Nesai, Iydeyn 35, (3, 195).

5306 - Yine Hz. Aise radiyallahu anh , Nesai'de gelen bir baska rivayetinde soyle demistir: "Bir bayram gunu Sudanlilar, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yanina oynayarak geldiler. Aleyhissalatu vesselam beni cagirdi. Resulullah'in omuzunun ustunden onlari seyrediyordum. Kendi arzumla ayrilincaya kadar bakmaya devam ettim. (Resulullah seyretmemi kesmedi)."
Nesai, lydeyn 34, (3, 195).

5307 - Hz. Enes radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam Medine'ye (hicretle) geldigi zaman, onun gelisinden sevinc izhari olarak, Habesliler harbeleriyle oynadilar."
Ebu Davud, Edeb 59, (4923).

LANETLEME VE SOVME

5308 - Ibnu Mes'ud radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Mu'min ne ta'n edici, ne lanet edici, ne kaba ve cirkin sozlu, ne de hayasizdir."
Tirmizi, Birr 48, (1978).

5309 - Ebu'd-Derda radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Laneti cok yapanlar Kiyamet gunu sefaatci olamazlar, sehid de olamazlar."
Muslim, Birr 85, (2598); Ebu Davud, Edeb 53, (4907).

5310 - Semure Ibnu Cundub radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Birbirinize, Allah'in laneti, Allah'in gadabi ve cehennem temennisiyle bedduada bulunmayin."

Ebu Davud, Edeb 53, (4906); Tirmizi, Birr 48, (1977).


Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 5301-5310 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.