Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6601-6610 )

6601 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Ensardan bir erkek, Beliclan'dan bir kadinla evlendi ve zifaf yapip, kadinin yaninda geceyi gecirdi. Sabah olunca: "Ben bu kadini bakire bulmadim!" dedi. Durum Resulullah aleyhissalatu vesselam'a intikal ettirildi. Resulullah, kizi cagirtip meseleyi sordu. Kadin: "Hayir! Ben bakire idim!" dedi. Aleyhissalatu vesselam'in emri uzerine mula'ane yaptilar. (Koca) kadina mehrini verdi."

6602 - Amr Ibnu Su'ayb an ebihi an ceddihi radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullahaleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Dort sinif kadin vardir ki, onlarla kocalari arasinda mula'ane yapilmaz: Muslumanin nikahi altindaki hiristiyan kadin, muslumanin nikahi altindaki yahudi kadin, kolenin nikahi altindaki hur kadin, hur kisinin nikahi altindaki kole kadin."

AZAD EDILEN CARIYEDE MUHAYYERLIK

6603 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Berire uc hayiz muddetince iddet beklemekleemrolundu."

CARIYENIN IDDETI

6604 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhisselatu vesselam buyurdular ki: "Kole kadinin talaki ikidir, iddeti de iki hayiz muddetidir."

KOLENIN BOSAMASI

6605 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Bir adam Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yanina gelerek: "Ey Allah'in Resulu! Efendim beni kole kadini ile evlendirmisti. Simdi de hanimla arami ayirmak (bosandirmak) istiyor" dedi. Bunun uzerine Aleyhissalatu vesselam minbere cikarak su hitabede bulundu:
"Ey insanlar! Sizden birine ne oluyor ki, kolesini cariyesi ile evlendirip, sonra daaralarini ayirmak ister. Bosama yetkisi, suphesiz kadinin bacagini tutan (kocay)a aittir,(kolenin efendisine ait degildir)."

HZ.PEYGAMBER NASIL YEMIN EDERDI?

6606 - Rifa'a Ibnu Arabe el-Cuheni radiyallahu anh anlatiyor: "Allah huzurunda sehadet ederim ki, Resulullah aleyhissalatu vesselam'in, and ictigi zaman kullandigi yemini soyle idi: "Nefsimi kudret elinde tutan Zat-i Zulcelal'e yemin ederim."

ISLAMDAN BASKA BIR DINLE YEMIN ETMEK CAIZ DEGIL

6607 - Hz. Enes radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam bir kimsenin: "Ben, oyleyse yahudi olayim!" diye yemin ettigini isitmisti. Soyle buyurdular: "Yahudilik ona vacib oldu!".

ALLAH ADINA YEMIN EDILINCE RAZI OL

6608 - Ibni Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, bir adamin kendi babasi uzerine yemin ettigini isitmisti, derhal mudahale ederek: "Babalariniz uzerine yemin etmeyin. Kim Allah uzerine yemin ederse dogru soylesin. Allah uzerine kendisi icin yemin edilen de razi olsun (soylenene inansin, tasdik etsin). Allah uzerine edilen yemine razi olmayan (soyleneni tasdik etmeyen) kimse, Allah'a yakin (bir kul) degildir" buyurdular."

YEMIN GUNAHA GIRMEK VEYA PISMAN OLMAKTIR

6609 - Abdullah Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Yemin (sonuc ve netice itibariyle) ya gunaha girmektir yahut da pisman olmaktir."

KEFARETINI ODEYIP YEMINI BOZ


6610 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim sila-i rahmi koparma veya uygun olmayan (benzeri bir sey) hususunda yemin ederse, bu yeminden (mesru olan kurtulusu) onun geregini yerine getirmemektir."



Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6601-6610 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.