YEMIN KEFARETINDE KAC KISI
DOYURULUR?
6611 - Ibnu Abbas
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam (yerine
getirmedigi yemini icin) kefaret olarak bir sa' miktari kuru hurma tasadduk
etti. Insanlara da boyle yapmalarini soyledi. Bunu bulamayana "yarim sa' bugday"
takdir etti."
YEMIN EDENI KURTARIN
6612 - Safvan Ibnu
Abdirrahman el-Kuresi anlatiyor: "Fetih gunu babami
Aleyhissalatuvesselam'in yanina getirdim ve: "Ey Allah'in Resulu! Babama
hicretten birpay ayir!" dedim. Resulullah: "Artik hicret
kalmadi" buyurdular. Ben de gidip (Resulullah'in hatirini hic kirmadigi
sevgili amcasi) Abbas radiyallahu anh'in yanina gittim, "Beni tanidin
mi?" dedim.
"Evet!" deyince,
arzumu ona actim, babama hicretten bir nasip ayirmasi icin Resulullah nezdinde
sefaatte bulunmasini rica ettim. Kabul etti ve Abbas, uzerinde cubbesi
olmaksizin gomlekli olarak evinden cikti (huzur-u nebeviye gelip: ) "Ey
Allah'in Resulu! Falancayi ve onunla aramizdaki (dostlugu) biliyorsun. O, size
hicret uzere biat etmesi (ve boylece muhacir olma sevabindan bir pay almasi)
icin, babasini getirdi" dedi. Bunun uzerine Aleyhissalatu vesselam:
"Artik hicret yok!" buyurdular. Abbas hazretleri: "(Bu adamin
babasi ile hicret sartiyla biat etmesi icin) senin uzerine yemin ettim"
dedi. Aleyhissalatu vesselam elini uzatip adamin elini meshetti ve:
"Amcami yemininden kurtardim, hicret yoktur!" buyurdular."
"ALLAH'IN DILEDIGI
SONRA SENIN DILEDIGIN" DEMEK
6613 - Ibnu Abbas
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Biriniz yemin edince sakin: "Allah'in diledigi ve
senin diledigin" demesin. Lakin soyle desin: "Allah'in diledigi sonra
senin diledigin."
6614 - Huzeyfe Ibnu'l-Yeman
radiyallahu anh anlatiyor: "Muslumanlardan bir adam r'uyasinda ehl-i
kitaptan birine rastlamis, o da kendisine: "Siz (muslumanlar) bir de
Allah'a ortak kosmasaniz ne iyi insanlarsiniz. Ama soyle diyerek (sirke
dusuyorsunuz): "Allah'in diledigi ve Muhammed'in diledigi."
Ruya sahibi bu gordugunu
gelip Resulullah'a anlatti. Aleyhissalatu vesselam da: "Vallahi ben sizin
boyle soylediginizi bilmiyordum. (Oyleyse bundan boyle) soyle soyleyin:
"Allah'in diledigi, sonra Muhammed'in diledigi" buyurdular."
NEZRINE UY
6615 - Ibnu Abbas
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Bir adam Resulullah aleyhissalatu
vesselam'a gelerek: "Ey Allah'in Resulu! Ben Buvane nam mevkide bir deve
kurban etmeye nezrettim" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Icinde
cahiliyeden kalma bir sey var mi?" dedi. Adam: "Hayir!" deyince
Resul-i Ekrem efendimiz: "Nezrini yerine getir!" buyurdu."
6616 - Meymune Bintu Kerdem
el-Yesariyye radiyallahu anha'nin anlattigina gore: "Babasinin terkisinde
iken, babasi Resulullah aleyhissalatu vesselam'la karsilasir ve der ki:
"Ben, Buvane nam mevkide deve kurban etmek uzere nezrettim."
Aleyhissalatu vesselam: "Orada put var mi?" diye sorar. Babas:
"Hayir!" der. Aleyhissalatu vesselam: "Oyleyse nezrini yerine
getir!" emreder."
NEZIR BORCU ILE OLEN
6617 - Hz. Cabir Ibnu
Abdillah radiyallahu anhuma anlatiyor: "Bir kadin, Resulullahaleyhissalatu
vesselam'a gelerek: "Annem oldu, uzerinde oruc nezri vardi, onu
yerinegetirmeden vefat etti" dedi. Resulullah aleyhissalatu vesselam:
"Velisi ona bedel oruc tutsun!" buyurdular."
KAZANCA TESVIK
6618 - Mikdam Ibnu
Ma'dikerb ez-Zubeydi radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu
vesselam buyurdular ki: "Kisi elinin emegiyle kazandigindan daha temiz bir
kazanc elde etmemistir. Kisinin nefsine, ailesine, cocuguna ve hizmetcisine
harcadigi sadakadir."
6619 - Ibnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Emin, durust, musluman tacir, Kiyamet gunu sehidlerle
beraberdir."
6620 - Muaz Ibnu Abdillah
Ibni Hudeyb'in amcasi radiyallahu anh anlatiyor: "Biz bir cemaatte idik.
Basinda islaklik oldugu halde Resulullah aleyhissalatu vesselam cikageldi.
Birimiz ona: "Bugun sizi iyi ve ferah goruyoruz" dedi. "Evet!
Elhamdulillah oyledir!" buyurdular. Sonra halk zenginlik hususunda sohbete
daldilar. Aleyhissalatu vesselam: "Muttaki icin zenginligin bir zarari
yok!" buyurdular. Devamla: "Ancak dediler, sihhat, muttaki icin
zenginlikten daha hayirlidir. Gonul hoslugu da bir nimettir."
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme