Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6921-6930 )
DAYANARAK YEMEK
6921 - Abdullah Ibnu Busr
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'a bir koyun
(parcasi) hediye etmistim. Aleyhissalatu vesselam onu yemek uzere, dizlerinin
uzerine oturdu. Bir bedevi: "Bu ne bicim oturustur?"dedi. Resulullah:
"Allah beni mutevazi bir kul olarak yaratti, kibirli, kasilan biri
yapmadi" diye cevap verdi."
YEMEK SIRASINDA BESMELE
6922 - Hz. Aise radiyallahu
anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam (bir defasinda) Ashabindan
alti kisiyle beraber yemek yiyordu. Bir bedevi gelerek (hazir) yemegi iki
lokmada ye(yip bitir)di. Resulullah aleyhissalatu vesselam: "Eger bu
(musafir) "Bismillah" deseydi, (yemek) hepinize yeterdi. Oyleyse
biriniz yemek yedigi vakit "Bismillah" desin: Yemegin basinda
"Bismillah" demeyi unutacak olursa, (hatirlayinca) "Bismillahi
fi evvelihi ve ahirihi (basinda da sonunda da bismillah)" desin!"
buyurdular."
SAG ELLE YEMEK
6923 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam:
"Herbiriniz sag eliyle yesin, sag eliyle icsin, sag eliyle alsin, sag
eliyle versin. Zira seytan sol eliyle yer, sol eliyle icer, sol eliyle verir,
sol eliyle alir" buyurdular."
KENDI ONUNDEN YEMEK
6924 - Ilbnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Sofra konulunca, herkes kendi onunden yesin, sofra
arkadasinin onunden almasin."
TIRITI YEMEYE YANLARDAN
BASLAMALI
6925 - Vasile Ibnu'l-Eska
el-Leysi radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam,
tirit (tabagin)in ortasina elini koyup: "Bismillah diyerek etrafindan
(kendinize yakin yerinden) yiyin, orta kismini birakin. Zira yemege bereket
ortasindan gelir" buyurdular."
YEMEKTEN HIZMETCIYE DE
IKRAM
6926 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu
anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Birinize, hizmetcisi, (hazirlamak icin) zahmetini ve hararetini cektigi
bir yemek getirdigi vakit, onu da cagirsin ve kendisiyle beraber o da yesin.
Eger bunu yapmazsa, hic olsun bir lokma alip eline koysun."
YEMEGIN BASINDAN KALKILMAZ
6927 - Hz. Aise radiyallahu
anhanlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam sofra kaldirilincaya
kadar yemegin basindan kalkilmasini yasakladi."
6928 - Ibnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Sofra kuruldumu, hic kimse sofra toplanincaya kadar
yemekten kalkmasin. Doysa bile, herkes birakmadan, yemekten elini cekmesin,
yemeye devam etsin. Zira kisi (erken cekilirse) arkadasini mahcup eder, o da
birakir. Halbuki arkadasinin daha yemeye ihtiyaci vardir."
YEMEGE BUYUR ETME
6929 - Esma Bintu Yezid
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'a bir yemek
getirilmisti. Bize de teklif edildi. "Istihamiz yok" dedik.
Aleyhissalatu vesselam: "Aclikla yalani birlestirmeyiniz"
buyurdular."
MESCIDDE YEMEK
6930 - Abdullah
Ibnu'I-Haris Ibnu Cez ez-Zubeydi radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah
aleyhissalatu vesselam zamaninda mescidde ekmek ve et yerdik."
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6921-6930 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.