Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 1801-1810 )

1801 - Imam Malik'ten rivayete gore, ona su haber ulasmistir: "Halid Ibnu'l-Velid (radiyallahu anh), Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e:
"Ben uykuda iken korkutuluyorum. (Ne yapmami tavsiye buyurursunuz?)" diye sordu. Ona su tavsiyede bulundu:
"Allah'in eksiksiz, tam olan kelimeleri ile O'nun gadabindan, ikabindan, kullarinin serrinden, seytanlarin vesveselerinden ve (beni kotuluge atan) beraberliklerinden AIlah'a siginirim! de!".
Muvatta, Si'r 9, (2, 950).

EVDEN CIKIS VE EVE GIRIS DUALARI

1802 - Ummu Seleme (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) evinden ciktigi zaman su duayi okurdu: "Allah'in adiyla Allah'atevekkul ettim. AIIahim! zillete dusmekten, dalalete dusmekten, zulme ugramaktan, cahillikten, hakkimizda cehalete dusulmus olmasindan sana siginiriz".
Tirmizi, Daavat 35, (3423); Ebu Davud, Edeb 112, (5094); Nesai Istiaze 30, (8,268); Ibnu Mace, Dua 18, (3884).

1803 - Hz. Enes (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Evinden cikinca kim: "Allah'in adiyla, Allah'a tevekkul ettim, guc kuvvet Allah'tandir" derse kendisine: "Isine bak, sana hidayet verildi, kifayet edildi ve korundun da" denir, ondan seytan yuz cevirir".
Tirmizi, Daavat 34, (3422); Ebu Davud, Edeb 112, (5095); Nesai, Istiaze (8,268).

1804 - Ebu Malik eI-Es'àri (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kisi evine girince su duayi okusun: "AIIahim! Senden hayirli girisler, hayirli cikislar istiyorum. AIIah'in adiyla girdik, AIIah'in adiyla ciktik, Rabbimiz AIIah'a tevekkul ettik". Bu duayi okuduktan sonra ailesine selam versin".
Ebu Davud, Edeb, 112, (5096).

OTURMA-KALKMA DUALARI

1805 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) hazretleri buyurdular ki: "Kim, malayani konusmalarin cok oldugu bir yere oturur da, oradan kalkmazdan once su duayi okursa bu yerde oturmaktan hasil olan gunahindan arinmis olur:
Allahim! Seni hamdinle tesbih ederim. Senden baska ilah olmadigina sehadet ederim. Senden magfiret diliyorum, Sana tevbe ediyor (af taleb ediyorum)".
Tirmizi, Daavat 39, (2329).

1806 - Ibnu Omer hazretleri (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bir cemaatte oturdugu zaman, ashabi icin su duayi okumadan nadiren kalkardi:
"Allahim! Bize korkundan oyle bir pay ayir ki, bu, sana karsi islenecek gunahlarla bizim aramizda bir engel olsun. Itaatinden oyle bir nasib ver ki, o bizi cennete ulastirsin. Yakininden oyle bir hisse lutfet ki dunyevi musibetlere tahammul kolaylassin.
Allahim! Sag oldugumuz muddetce kulaklarimizdan, gozlerimizden, kuvvetimizden istifade etmemizi nasib et. Ayni seyi bizden sonra gelecek olan neslimize de nasib et. Intikamimizi, bize zulmedenlerden almislardan kil (mazlumlardan degil). Bize tecavuz edenlere karsi bizi muzaffer kil. Bize, dini musibet verme. Dunyayi, ne asil gayemiz kil, ne de ilmimizin son hedefi. Bize merhametli olmayani bize musallat etme."
Tirmizi. Daavat 73, (3497).

SEFERDE OKUNACAK DUA

1807 - Imam Malik'e ulastigina gore Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) sefer arzusuyla ayagini bineginin ozengisine koydugu zaman su duayi okurdu:
"Bismillah! Allahim! Sen seferde arkadasim, ailemde vekilimsin. Allahim, bize arzi dur, seferi kolaylastir. Allahim, yolun mesakkatlerinden, uzuntulu donusten, mal ve ailede vukua gelecek kotu manzaralardan sana siginiyorum".
Muvatta, Isti'zan 34, (2, 977).

1808 - Ibnu Omer (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam), seferden donerken, ugradigi her tumsekte uc kere tekbir getirir, arkadan da: "La ilahe iIlaIIahu vahdehu Ia serike Ieh, Iehu'I-mulku ve Iehu'I-hamdu ve huve aIa kulli sey'in kadir. (AIIah'tan baska ilah yoktur. O tekbir, ortagi yoktur, mulk O'nundur, hamd O'nadir. O herseye kadirdir) donuyoruz, tevbe ediyoruz, kulluk ediyoruz, secde ediyoruz, Rabbimize hamdediyoruz. AIIah va'dinde sadik oldu, kuluna yardim etti. (Hendek Harbi'nde) muttefik ordulari tek basina helak etti" derdi.
Buhari, Daavat 52, Omer 12, Cihad 133, 197, Megazi 29; Muslim, Hacc 428, (1344); Muvatta, Hacc 243, (1,421); Tirmizi, Hacc 104, (950); Ebu Davud, Cihad 170, (2770).

1809 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Bir adam Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e:
"Ey Allah'in Resulu, ben sefere cikmak istiyorum bana tavsiyede bulun!" diye talepte bulundu. Efendimiz:
"Sana Allah'tan korkmani ve (yol boyu astigin) her tepeiiin basinda tekbir getirmeni tavsiye ediyorum!" buyurdu. Adam donecegi sirada su duada bulundu: "Allah'im! Ona uzakligi dur, yolculugu kolay kil."
Tirmizi Daavat 47, (3441).

1810 - Abdullah el-Hatmi (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) birisiyle vedalasti mi soyle derdi: "Dininizi emanetinizi ve islerinizin akibetini Allah'in muhafazasina birakiyorum".

Ebu Davud, Cihad 80 (2600); Tirmizi, Daavat 45, (3439).



Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 1801-1810 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.