Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6591-6600 )

6591 - Amr Ibnu Suayb an ebihi an ceddihi radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullahaleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kadin, kocasinin kendisini bosadigini iddia eder ve bu iddiasina adil bir sahit de getirirse kocasindan bu hususta yemin talep edilir. Bosamadim diye yemin ederse sahidin sehadeti batil olur. Yeminden imtina ederse bu imtinasi ikinci sahid yerine gecer."

MA'TUH, COCUK VE UYUYANIN TALAKI

6592 - Ali Ibnu Ebi Talib radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselambuyurdular ki: "Kalem cocuktan, mecnundan ve uyuyandan kaldirilmistir."

MUKREH VE UNUTANIN TALAKI

6593 - Ebu Zerr el-Gifari radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselambuyurdular ki: "Allah Teala hazretleri ummetimin hata, unutma ve mecbur edilme (ikrah) hallerini affetmistir."

6594 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri ummetimden hata, unutma ve zorlanma(nin gunahini) affetmistir."

NIKAHDAN ONCE TALAK

6595 - Misver Ibnu Mahreme radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselambuyurdular ki: "Nikahtan once talak yoktur. Temellukten once de azadlik yoktur."

6596 - Hz. Ali radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:"Nikahtan once bosama olmaz."

KADININ BOSANMA TALEBI MEKRUHTUR

6597 - Ibnu Abbas radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Mazur bir sebep yokken kocasindan bosanma talep eden kadin cennetin kokusunu bile bulamaz. Halbuki cennetin kokusu kirk yillik yurume mesafesinden duyulur."

6598 - Amr Ibnu Su'ayb an ebihi an ceddihi radiyallahu anhuma anlatiyor: "Habibe Bintu Sehl, Sabit Ibnu Kays, Ibni Semmas radiyallahu anhuma'nin nikahi altinda idi. Sabit ise kisa boylu cirkin bir adamdi. Habibe, Aleyhissalatu vesselam'a gelerek: "Ey Allah'in Resulu! Vallahi, Allah'tan korkmasam, kocam yanima girince suratina tukurecegim (o kadar nefret ediyorum)" der.Aleyhissalatu vesselam: "(Mehir olarak aldigin) bahceyi geri verir misin?" dedi. Kadin "evet!" dedi.
Ravi der ki: "Kadin bahceyi Sabit'e iade etti. Resulullah aleyhissalatu vesselam daonlari ayirdi."

ILA

6599 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, hanimlarinin hucrelerine bir ay girmemeye yemin etti. Boylece yirmidokuz gun onlardan ayri kaldi. Otuzuncu aksam olunca yanima girdi. Kendisine: "Sen yanimiza tam bir ay girmemeye yemin etmistin" dedim. Parmaklariyla isaret ederek: "Ay soyledir" dedi (ve otuzu gosterdi). "Ay soyledir!" diyerek (iki elinin) parmaklarini saldi. Ucuncude bir parmagini tutup (yirmidokuzu gosterdi)."


6600 - Hz. Aise anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam ilada bulundu. Sebebi dehediyesinin Zeyneb Bintu Cahs tarafindan reddedilmis olmasi idi. Bunun uzerine Aiseradiyallahu anha Aleyhissalatu vesselam: "Zeyneb senin hediyeni muhakkak kucumsemis olmali" dedi. Bunun uzerine ofkelenen Resul-u Ekrem aleyhissalatu vesselam butun kadinlarindan ila etti (ayri kalmaya yemin etti.)."



Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6591-6600 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.