Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6661-6670 )
EVLADIN MALINDA BABANIN
HAKKI
6661 - Hz. Cabir Ibnu
Abdillah radiyallahu anhuma anlatiyor: "Bir adam: "Ey Allah'in
Resulu! Benim mal ve cocugum var. Babam da malimi kokunden kurutmak, tuketmek
ister" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Sen de malin da babana
aitsiniz" buyurdular."
RASTLANAN SURU VEBAHCEDEN
ISTIFADE
6662 - Ebu Sa'id
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Bir cobanin (surusunun) yanina geldigin vakit, ona uc kere nida et!
(Coban) cevap verirse ne ala, vermezse, fesada sebep olmadan (suru sagip
goturmeden) sutunden ic. Bir bahcenin duvarina geldin mi, bahce sahibini uc
kere cagir. Cevap verirse ne ala, (kendinden isteyerek ihtiyacini gor), aksi
taktirde fesada sebep olmadan yiyebilirsin."
6663 - Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Bir sefer sirasinda biz Resulullah
aleyhissalatu vesselam'la birlikkte idik. Derken, memeleri ida denilen bir
bitki ile baglanmis bir deve surusune rastladik. (Sutten istifade icin) suruye
yaklastik. Resulullah aleyhissalatu vesselam bizi cagirdi, hemen yanina gittik.
"Bu develer musluman bir aileye ait, bu onlarin zaruri gidalaridir ve
Allah'tan sonra (muhtac olduklari) bereketleri (hayirli mallari)dir. Icinde
aziklariniz bulunan dagarciklarinizin yanina vardiginizda, onlarin icindeki
erzakinizin calinmis olmasi sizi sevirdirir mi? Bunu adalete uygun bulur musunuz?"
buyurdular. Ashab: "Hayir!" deyince: "Iste bu (sizin yapmak
istediginiz) de oyle bir istir" buyurdu. Biz: "Yeyip icmeye muhtac
olursak ne dersiniz?"diye sorduk. Su cevabi verdi: "Yiyin fakat
tasimayin, icin fakat tasimayin!"
DAVAR BESLEME
6664 - Ummu Hani
radiyallahu anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam bana
"Koyun ve keci edin. Zira onda bereket vardir" buyurdular."
6665 - Urve el-Bariki
radiyallahu anhuma, "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in su sozunu
nakletmistir: "Deve, sahipleri icin bir izzet vesilesidir. Koyun ve keci
de berekettir. Hayir, Kiyamete kadar atin alnina baglanmistir."
6666 - Ibnu Omer
radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Koyun ve keci cennet hayvanlarindandir."
6667 - Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam zenginlere
koyun-keci edinmelerini emretti ve buyurdu ki: "Zenginlerin tavuk
edinmeleri halinde, Allah, koylerin helak olmasina izin verir."
KAZA
6668 - Hz. Ali radiyallahu
anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam beni Yemen'e gonderdi.
"Ey Allah'in Resulu dedim. Sen beni gonderiyorsun. Halbuki ben gencim ve
aralarinda davalarini hukme baglayacagim. Ben ise daha hukmetmeyi
bilmiyorum!"
Ali devamla der ki:
"Bunun uzerine Resulullah eliyle gogsume vurdu ve: "Allahim, kalbine
hidayet, diline hakta sebat ver!" diye dua etti."
Ali der ki: "O gunden
sonra, iki kisi arasinda verdigim hicbir hukumde tereddut etmedim."
RUSVET
6669 - Abdullah (Ibnu
Mes'ud) radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Halk arasindahukum veren hic kimse yoktur ki, Kiyamet gunu
bir melek ensesinden tutmus olarak onu getirmesin. Sonra melek basini semaya
kaldirir. Eger (melege): "Onu at!" diyen olursa melek onu cehennemin
oyle derin bir cukuruna atar ki, kirk yilda o cukurun dibine varabilir."
HAKIMIN HUKMUYLE HARAM
HELAL OLMAZ
6670 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Muhakkak ki ben bir insanim. Sizden bazisi, delilini beyanda
digerlerine nazaran daha belagatlidir. Bu sebeple, ben, kimin lehinde diger
kardesimin hakkindan bir parca kesersem, suphesiz ona atesten bir parca kesmis
olurum."
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
----
Kategoriler
Hatim - Mukabele | Kuran Suresi | Kuran Meali | Kuran Öğreniyorum |
Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6661-6670 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.
Kur’an’ı Kerim
Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.
İlahi Kitapların Özelliği
İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.
KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)
Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.
KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?
Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler
Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.
Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.