Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6501-6510 )

ORUC BEDENIN ZEKATIDIR

6501 - Hz. Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullahaleyhissalatu vesselambuyurdular ki: "Herseyin bir zekati (temizlenme vasitasi) vardir, cesedin zekati oructur."
Muhriz rivayetinde su ziyadede bulundu: "Resulullah aleyhissalatu vesselam sunu ilave etti: "Oruc, sabrin yarisidir."

6502 - Abdullah Ibnu'z-Zubeyr radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatuvesselam Sa'd Ibnu Muaz'in yaninda iftar acmisti. Soyle buyurdular: "Yaninizda oruclular iftar etti. Yemeklerinizden ebrar olanlar yedi, size de melaikeler rahmet duasinda bulundular."

ORUCLUNUN YANINDA YENIRSE?

6503 - Bureyde radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam Bilalradiyallahu anh'a: "Yemek ye, ey Bilal!" demisti. "Ben orucluyum!" diye karsilik verdi. Bunun uzerine Aleyhissalatu vesselam: "Biz riziklarimizi yiyoruz. Bilal'in rizkinin fazlicennettedir. Ey Bilal yaninda yemek yenen oruclunun kemiklerinin tesbih ettigini ve meleklerin de onun icin istigfarda bulundugunu hissettin mi?" buyurdular."

ORUCLUNUN DUASI MAKBUL

6504 - Abdullah Ibnu Amr Ibni'l As radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Surasi muhakkak ki, oruclunun iftarini actigi zaman reddedilmeyen makbul bir duasi vardir."

BAYRAM NAMAZINA BIRSEYLER YIYEREK GIDILiR

6505 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam ashabina fitir sadakasindan yedirmedikce Ramazan bayrami gunu bayram namazina cikmazdi."

RAMAZANDA MUSLUMAN OLAN

6506 - Atiyye Ibnu Sufyan radiyallahu anh anlatiyor: "Sakif kabilesinin musluman olmasinimuzakere etmek uzere Resulullah aleyhissalatu vesselam'a gonderilen heyetimizin bize anlattigina gore, heyet Ramazan ayinda O'na varmistir. Aleyhissalatu vesselam, onlari, mescidin icinde kurdugu cadirda agirlamistir. Heyet musluman olunca ayin geri kalan gunlerinin orucunu tutmuslardir."

KADIN KOCANIN IZNIYLE ORUC TUTAR

6507 - Ebu Sa'id radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam kadinlarinkocalarindan izin almaksizin (nafile) oruc tutmalarini yasakladi."

MISAFIR, NAFILE ORUCUNU EV SAHIBININ IZNiYLE TUTAR

6508 - Hz. Aise radiyallahu anha anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in: "Bir kimse baskasinin yaninda misafir olunca, ev sahibinden izin almadan oruc tutmasin" dedigini rivayet etmistir."

SUKURLE YIYEN ORUCLU GIBIDIR

6509 - Sinan Ibnu Senne el-Eslemi radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatuvesselam buyurdular ki: "Sukreden orucsuz kimseye, sabreden oruclunun sevabinin misli verilir."

MU'TEKIF MESCIDE YERLESIR


6510 - Ibnu Omer radiyallahu anhuma'nin anlattigina gore: "Resulullah aleyhissalatu vesselam itikafa girince, yatagi veya karyolasi onun icin, tevbe sutununun gerisine konulurdu."


Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça “kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte” kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.

----

Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerif ( 6501-6510 ) - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.