6991 - Ebu Ubey Ibnu Ummi
Haram radiyallahu anhuma arilatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam
buyurdular ki: "Sinameki ve sennut (yani tereyagi tulumuna konulan bal
veya dereotu) yemenizi tavsiye ederim. Cunku bu iki seyde sam'dan baska her
hastaliga karsi sifa vardir."
"Ey Allah'in Resulu
sam nedir?" diye sorulmustu. "Olum!" buyurdular."
Ravi Amr dedi ki:
"Ibnu Ebi Able'nin soyledigine gore, sennut dereotudur, bazi baska alimler
de "Bilakis, yag tulumuna konan baldir, sairin su beytinde sennut bu
manadadir" demistir.
"Onlar tereyagi
tulumundaki bal ile tereyagi gibidirler, aralarinda hiyanet yoktur. Onlar
komsularina hile yapilmasina da mani olurlar."
NAMAZ SIFADIR
6992 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "(Bir keresinde) Resulullah aleyhissalatu
vesselam erken namaza kalkti. Ben de erken kalktim ve biraz namaz kildiktan
sonra oturdum. "Resulullah aleyhissalatu vesselam bana donup bakti ve
(Farsca): "Karnin mi agriyor?" buyurdu. Ben: "Evet! Ey Allah'in
Resulu!" dedim.
"Oyleyse kalk! Namaz
kil! Cunku namazda sifa var!" buyurdular."
IRKU'N-NESA'NIN ILACI
6993 - Enes Ibnu Malik
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Irku'n-nesanin (oturak hizasindan topuga kadar uzanan bir sinirin)
ilaci, arabi bir koyunun kuyrugudur. Bu kuyruk eritilip uc kisma ayrilir, sonra
her sabah ac karnina bir parca icilir."
HUMMA
6994 - Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'in yaninda
hummadan bahsedilmisti. Aleyhissalatu vesselam:
"Onun hakkinda fena
soz sarfetmeyin. Cunku o, gunahlari temizler, tipki atesin demirdeki pasi,
curufu temizlemesi gibi" buyurdular."
6995 - Hz. Ebu Hureyre
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular
ki: "Humma (atesli hastalik), cehennemin koruklerinden bir koruktur. Siz
onu soguk su ile kendinizden uzaklastirin."
HACAMAT
6996 - Hz. Enes radiyallahu
anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Mirac sirasinda yanlarindan gectigim her cemaat bana mutlaka "Ey
Muhammed! Ummetine hacamat olmalarini emret!" demistir."
6997 - Hz. Ali radiyallahu
anh anlatiyor: "(Bir gun) Cebrail Resulullah aleyhissalatu vesselam'a,
Ahdaayn (boynun iki tarafindaki damar) hizasindan ve kahilden (iki omuzun
arasi) hacamat olma emrini getirdi."
6998 - Hz. Cabir
radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam (bir
keresinde) atindan bir hurma kutugu uzerine dusmus ve ayagi cikmisti."
Ravi Veki' der ki:
"Yani Resulullah aleyhissalatu vesselam, bir incinmeden dolayi ayaginin
ustunden hacamat ettirmistir."
HANGI AYDA HACAMAT OLMALI?
6999 - Hz. Enes radiyallahu
anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim
hacamat olmak isterse, ayin 17 veya 19 veya 2l'ini arasin. Sakin, kan
fazlalasmak suretiyle birinize galebe calip onu oldurmesin."
7000 - Ibnu Omer radiyallahu
anhuma (azadlisina): "Ey Nafi bana kan galebe caldi, benim icin bir haccam
getir, getirecegin haccam genc olsun, yasli veya cocuk olmasin" dedi.
Devamla Ibnu Omer dedi ki: "Ben Resulullah aleyhissalatu vesselam'in:
"Ac karnina hacamat olma idealdir, (onda sifa ve bereket vardir) akli
artirir. Hafizayi guclendirir. Hafiz olmak isteyenlerin hifzetme kabiliyetini
artirir. Hacamat olmak isteyen Allah'in adiyla persembe gunu hacamat olsun.
Cuma, cumartesi, pazar gunlerinde hacamat olmaktan kacinin. Pazartesi ve Sali
gunu de hacamat olunuz. Carsamba gunu hacamat olmaktan kacinin: Cunku o, Eyyub
aleyhisselam'in belaya dustugu gundur. Cuzzam ve alaca hastaligi da sadece
carsamba gunu veya carsamba gecesi zuhur eder" dedigini isittim."
Kütüb-i Sitte, İslam dininin en önemli iki kaynağından biri niteliğindeki sünnet
malzemesini meydana getiren ve en sahih (güvenilir) hadislerden oluşan altı
hadis kitabına verilen genel isimdir. Söz konusu bu altı kitap Kur’ân-ı
Kerim’den sonra en sahih kitaplar olarak kabul edilen Buharî ile Müslim’in
Câmiu’s-Sahîh adlı eserleri ile Ebû Davud, Tirmizî, Nesai ve İbn
Mace’nin sünen türündeki eserlerinden ibarettir.Kütüb-i Sitte, Arapça
“kitaplar” manasına gelen “kütüb” kelimesiyle “altı” manasına gelen “sitte”
kelimesinden meydana gelmiş bir tabir olup, “altı kitap” anlamındadır.
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme