Kıyamet Suresi - Yaşar Nuri Öztürk Meali

75 - Kıyamet Suresi - Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bismillâhirrahmânirrahîm.

1. Hayır, öyle değil! Kıyamet gününe yemin ederim ki, 
2. Öyle değil! Kendisini ısrarla kınayan benliğe de yemin ederim. 
3. İnsan, kendisinin kemiklerini asla bir araya toplamayacağımızı mı sanıyor? 
4. Hayır, sandığı gibi değil! Biz onun parmak uçlarını da tam bir biçimde düzenlemeye gücü yetenleriz. 
5. Fakat insan kendi önünde rezillik sergilemeyi ister. 
6. "Kıyamet günü nerede/ne zaman?" diye sorar. 
7. Göz şimşek çaktığında, 
8. Ay tutulduğunda, 
9. Ve Güneş'le Ay biraraya getirildiğinde, 
10. Der ki insan o gün: "Kaçılacak yer nerede?" 
11. Hayır, yok sığınacak yer! 
12. Varılıp durulacak yer Rabbinin huzurudur o gün. 
13. Haber verilir insana o gün önden gönderdiği de arkaya bıraktığı da. 
14. Gerçek şu ki insan, öz benliği üzerine yönelmiş keskin ve derin bir bakıştır; 
15. Dökse de ortaya tüm mazeretlerini. 
16. Onu aceleye getiresin diye dilini onunla hareketlendirme! 
17. Onu toplamak ve okumak bize düşer. 
18. O halde, biz onu okuduğumuzda, sen onun okunuşunu izle. 
19. Sonra onu açıklamak da bizim işimiz olacaktır. 
20. Hayır, hayır! Siz hemencecik geleni seversiniz. 
21. Ve sonradan geleceği terk edersiniz. 
22. Yüzler vardır o gün parıltılı, 
23. Rabbine doğru bakan. 
24. Ve yüzler vardır o gün, asık/buruk, 
25. Kendisine, bel kıracak bir hesap yöneleceğini sezinler. 
26. İş, onların sandığı gibi değil! Can, köprücüklere dayandığında, 
27. "Kim var okuyup üfleyecek?" denilir! 
28. Sezinlemiştir ki odur ayrılık. 
29. Dolaşmıştır el-ayak/kol-bacak. 
30. Rabbine doğrudur o gün sevkiyat. 
31. Ne tasdik etti ne sadaka verdi ne namaz kıldı/dua etti. 
32. Tam aksine, yalanladı, gerisin geri döndü. 
33. Sonra da çalım sata sata ailesine gitti. 
34. Çok uygundur sana bu bela, çok uygun! 
35. Evet, çok uygundur sana bu bela, çok uygun! 
36. İnsan, başıboş bırakılacağını mı sanıyor? 
37. O, dökülen meniden bir sperm değil miydi? 
38. Sonra o, bir çiğnem et oldu da Allah onu yarattı, ardından düzgün bir şekle ulaştırdı. 
39. Nihayet ondan iki çifti, erkeği ve dişiyi vücuda getirdi. 
40. Peki bunu yapan, ölüyü diriltmeye güç yetiremez mi? 






Yaşar Nuri Öztürk Meali - Kuranı Kerim

----

Kıyamet Suresi - Yaşar Nuri Öztürk Meali - Kuran Hatim sayfasını izlemektesiniz.



Kur’an’ı Kerim

Allah tarafından gönderilen ilahi kitapların sonuncusu olan Kur’an’ı Kerim, son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v.) indirilmiştir. Sözlükte toplamak, okumak, bir araya getirmek anlamına gelen Kur’an, terim olarak şöyle tarif edilir:

“Hz. Peygamber’e indirilen, mushaflarda yazılı olup, peygamberimizden bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş olan; okunmasıyla ibadet edilen ve insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı “ilahi kelâm”dır.

İlahi Kitapların Özelliği


İlahi kitapların en büyük özelliği ve değeri şüphesiz onların Allah’ın sözlerinden ibaret olmalarıdır. Ancak bugün bu özellik sadece Kur’ân-ı Kerîm’e mahsustur. Zira diğer ilâhî kitaplar peygamberlerinden sonra insanlarca tahrifat ile karşı karşıya kalmış ve sonunda bir insanın kaleme aldığı kitaplar haline gelmişlerdir. Zâten Kur’ân-ı Kerîm’in gönderilmesinin bir sebebi de budur. Son vahyedilen ilahi kelam olan Kur’ân-ı Kerîm, kendisinden önce gönderilen ilâhî kitapların bilgi ve hikmetlerini de içeren en mükemmel ilahi kitaptır. Kur’an Son ilahi kitap olması itibarıyla da bizzat Allah’ın muhafazası altındadır. O, hiç değişmeden kıyamete kadar insanlığa kurtuluş ve huzur reçetesi olmaya devam edecektir.

KUR’AN’IN NÜZÛLÜ (İNDİRİLMESİ)


Kur’an-ı Kerim, Yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e Cebrail aracılığıyla, vahiy yoluyla indirilmiştir. Kolayca ezberlenmesi, kısa zamanda insanlara ulaşması, manasının kolaylıkla anlaşılması, inançların ve hükümlerin müminlerin kalbinde yavaş yavaş kuvvetlenip kökleşmesi için Kur’an bir defada toptan indirilmemiş, yaklaşık yirmi üç senede, peyderpey indirilmiştir.

KURAN-I KERİM NASIL OKUNMALI? KURAN-I KERİM EN GÜZEL NASIL OKUNUR?

Kuran okurken dikkat edilmesi gerekenler

Kuran-ı Kerim'i doğru bir şekilde okumak için harflerin üzerilerindeki uzatmalarına ve mahreç yerlerine dikkat etmek oldukça önemlidir. Harflerin okunuşunu değiştiren medler yani uzatmalar kişinin Kuran-ı Kerim'i nağmeli okumasını sağlamaz. Nağmeli bir şekilde okumak demek, kişinin Kuran-ı Kerim'i okurken oluşturduğu güzel sesiyle dinleyicilerin gönlüne hitap etmesidir.

Nağmeli okunan bir ayet ise insanlara karşı Kuran-ı Kerimin daha fazla okunup, daha fazla dinlenmesini teşvik eder.